Günümüze kadar Kur’an’ın birçok tarifi yapılmıştır. Burada kısaca Kur’an’ın tarifini yapacağız. Her şeyden önce Kur’an’ın asıl maksadının 4 olduğunu bilelim. Bunlar tevhid (Allah’ın varlığı ve birliği), nübüvvet (peygamberlik), haşir (öldükten sonra dirilme), adalet ile ubudiyet (kulluk) tir.

Kur’an bizlerin anlaması ve gereğince yaşanması için Cenab-ı Hak tarafından Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (A.S.M.) vahiy edilmiştir, bildirilmiştir. O da bu mübarek kitabı bütün Müslümanlara bildirmiştir. Bin dört yüz senedir Kur’an’ın dostları ona benzemek için, düşmanları onu yalanlamak için o kadar çalıştıkları halde bir surenin, bir ayetinin hatta bir kelimesinin benzerini yapamamışlardır. Çünkü Allah kitabında: “Kur'ânı biz indirdik, biz. Onun koruyucuları da, şüphesiz ki, biziz.” (Hicr Suresi 9. Ayet) buyurmaktadır.

Kur'anı ne kadar anlar, anlatır ve hayatımıza hayat yapabilirsek o kadar iki dünyada (dünyada ve ahirette) bahtiyar olacağız.

Kur'an'ın tarifine gelirsek;

Kur'an şu büyük kainat kitabının ezeli bir tercümesi. Yaratmaya ait ayetleri okuyan birçok dillerin ebedi tercümanı. Görülen ve görülmeyen alemler kitabının tefsir edicisi. Gökte ve yerde gizli Allah’ın İlahi isimlerinin manevi hazinelerinin keşfedicisi. Cereyan eden hadiselerin altındaki asıl gerçeklerin anahtarı.

Görülen alemlerde görülmeyen alemlerin dili. Görünen alem perdesi arkasında olan görünmeyen alem perdesi arkasından gelen ilahi ve ebedi iltifat ve ezeli hitabın hazinesi. Manevi İslam aleminin güneşi, temeli, hendesesi (geometrisi). Ahiret alemlerinin haritası. Zat, sıfat esma ve İlahi hadiselerin açıklayıcısı. Açık yorumu, kesin delili, geniş tercümesi, insanlığın terbiye edicisi. Büyük ve gerçek insanlık olan İslamiyetin suyu ve ışığı. İnsanoğlunun hakiki hikmeti. İnsanlığı saadete ulaştıracak yolu. İnsanların hakiki mürşidi ve rehberi.

İnsana hem bir hükümler kitabı, hem bir dua kitabı, hem bir hikmet kitabı, hem bir ibadetler ve kulluk kitabı. Hem bir emir ve davet kitabı. Hem bir zikir kitabı. Hem bir fikir kitabı.

Hem bütün insanların bütün manevi ihtiyaçlarına merci olacak pek çok kitapları içinde bulunduran tek, hepsini içinde toplayan bir Mukaddes kitaptır. (Bediüzzaman Said Nursi, İşaratü'l-İ'caz fi Mezanni'l-İ'caz. Diyanet İşleri Başkanlığı, 2. Baskı, Ankara, 2014. sayfa 92-96. Kısmen özetlenerek alınmıştır.)

Kur'an'ın manasını ifade etmek için Kur’an’ı tefsir eden büyük zatlar, alimler, müfessirler (bazıları elli-altmış cilt olan) üç yüz elli bin tefsir yazılmıştır.

Kur'an’ın hakikatleri ezelden geldiği için, ebede gidecektir.

İnşallah kıyamete kadar hükmü devam edecektir.

Kur'an’ın her harfine en az on sevap vardır. Ramazanda her harfine bin sevap, Ramazan ayının Cumalarında binler sevap, her harfine Kadir Gecesinde otuz bin sevap ve cennet meyvesi ve kabir nuru beyanı mucize olan Kur’an’da vardır.

Bu büyük sevabı kaçırmamak için Kur'an'ı bu mübarek Ramazan Ayında bol bol okumalı veya dinlemeliyiz, oradaki hakikatleri akıl, kalp ve ruhumuza alıp, gereğince amel etmeliyiz.