Kiyamet günü içleri yanarak susayanların kana kana  içeceği havz-u kevseri Efendimiz Muhammed Mustafaya veren Rabbimin Şanı ne yücedir. Havz- u kevsere erişmek  istiyorum diyen alemlere rahmet  Efendimize ümmet olmak istiyorum der , ahirette bende onunla birlikte olmak istiyorum der,bu yüzden sünnetine uyar, bu yuzden kuran'a bağlıdırlar, bu yüzden namazlarını zayi etmez ,insanlara infakta bulunur özveriyle ahde vefa gosterirler.
O aydınlık bembeyaz dosdoğru yolu sapmadan efendimizin sunneti ve kuran ile bulurlar.
Onlar Rabbinden razı,Rabbi de onlardan razı. Her kim Allah'tan korkup nefsini hevadan men etse onun yeri cennettir. "naziat 40-41"
Kul için lazım olan kendini yok bilmektir. Çok derin ifadeler. Yok olmak, hakkı bulmak için.. Görürken, duyarken, hissederken varlığın içinde ki bir yokluk bu.Dönüş, buluş  varış. Nasıl mı ? bıkmadan, memnuniyetsizlik göstermeden gayretle inatla  her iş için mücadele.. Yıldızlı kubbe altında adem aleyhisselamdan kıyamete kadar gelmiş ve geçmiş olan her peygamber, her veli, gönlü Allahla ve Onun rızasına talip olan  her Kul muhakkak sıkıntı vadisinden geçer. Bir tek zalimler çile çekmez tıpkı firavun gibi bir dişi dahi ağrımadan bu dünyadan geçer gider ki firavun  yokuş çıkarken atının ön ayakları,yokuş inerken arka ayakları kısalırmış dünya sıkıntısı isabet etmesin diye.Güllük gülistanlık bir dünya hayatı hayal etmek rızaya uygun düşmez .Düşünmek gerek bir gönül halkasına dahilmiyim, girebildimmi  küllenmeden yanan bir yüreğin duasındamıyım.
Her şeyin, Her işin sınırları çizilmiş bize sadece izlemek,düşüyor, öyleyse şöyle böyle demeden usanmadan seyreyle. 
Rabbim bize Muhammed Mustafa'nın Sevgisini, havz-u kevserinden içmeyi 
ve bunun manasını  anlayacak bir gönül ve idrak nasib etsin
HAYIRLI CUMALAR 
HAZIRLAYAN:YASEMİN AYDINER.