Mehmet Erol Maraş
Hasan Sever Davasında İki Farklı Tartışmalı Karar!...
Fatma Şahin, siyaset hayatımızda çeyrek asırdır var ve 25 yıl boyunca Gaziantep siyasetine her zaman yön vermiştir. Yola tek başına ve dört kişilik ekibiyle çıkmıştır. Bu ekiple birlikte yoluna devam etmektedir. Tek kelimeyle, yolda bulduklarını yolda değiştirmemektedir. Ekibin kim olduğunu söylememize gerek yoktur; onları herkes tanır ve bilir. Onlar Sayın Şahin’in vazgeçilmezleridir.
Sayın Şahin, Gaziantep’e ilk olarak parti yönetiminde görev alarak hizmet etmiştir. Daha sonra milletvekilliği, AK Parti Kadın Kolları Genel Başkanlığı, Kurucu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı görevlerinde bulunmuş, yaklaşık 2014 yılından bu yana da 12 yıldır Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini sürdürmektedir.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve AK Parti Kadın Kolları Genel Başkanlığı dönemlerinde aile ve kadınlara yönelik çok önemli hizmetlere imza atmıştır. Bu hizmetlerin hangisini sayalım?
O kadar çok hizmeti vardır ki… Aynı şekilde 12 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanı olarak; Dülük Tüneli’ni mi, BUSEM’i mi, Gaziantep’teki köprülü kavşakları mı, Gazi Konut projeleriyle yapılan konutları mı, Kamil Ocak Spor Salonu’nu mu, Millet bahçelerini mi, Kuzeyşehir ve Güneyşehir gibi uydu kentleri mi sayalım? Bunların yanı sıra 2025 yılında Fırat’tan Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’ne getirilen su projesini mi anlatalım? Bunların hepsi alkışlanması gereken hizmetlerdir.
Birileri bana “Şahin’in yağcılığını mı yapıyorsun?” diyecektir. Benim Sayın Şahin ile ilgili, kendisine de sorabilirsiniz, hiçbir zaman talebim olmamıştır. Belki 3 yıldan fazladır da beni kimse Belediye Koridorlarında görmemiştir. Ama bu yazdıklarım gerçeklerdir. O da her zaman bizleri saymış ve sevmiştir. Her zaman “Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek gerekir”
Sayın Fatma Hanım’ın da hakkını vermemiz gerekiyor.
Elbette Fatma Hanım’ın da mutlaka hataları vardır. Biz bunları yeri geldiğinde yazarak ve eleştirerek söylüyoruz. Kendisi de hatalarını kabul eden, özeleştiri yapabilen bir yapıya sahiptir. Gaziantep gibi rantı yüksek bir şehirde hata da yapılabilir. Ancak Sayın Şahin, her zaman halka yakın durmuş, daha iyi hizmet yapmak için gecesini gündüzüne katarak yoluna devam etmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi kendini milletine, vatanına ve halkına adayan bir yapıya sahiptir.
O nedenle inşallah 2025’te yaptığı hizmetler gibi, 2026 yılında da daha iyi hizmetler yapacağını umuyor ve bekliyorum. Bu zor şehirde Allah yar ve yardımcısı olsun.
HASAN SEVER DAVASINDA İKİ FARKLI TARTIŞMALI KARAR!...
Nizip'li Müteahhit Hasan Sever’i uzun yıllardır tanırım. Yıllardır Nizip, Gaziantep, Dörtyol ve İstanbul’da birçok inşaatlar yapmıştır. Bildiğim kadarıyla Matematik Öğretmeni olup inşaat hayatına ara mesleği camcılık sonrası 1975 yılında başlamıştır. İnşaatlarında her zaman kaliteyi ön planda tutan bir yapıya sahiptir. Gaziantep'te 2000'li yıllarda birçok yapıya imza atmıştır, öne çıkmayı reklam yapmayı seven bir kişiliği yoktur. Birlikte iş yaptığı insanlar dışında ismi ve yapılardaki imzası bu kadar ünlü iken yolda gitse belki kimse kendisini tanımaz.
Ancak inşaatçılık ve müteahhitlikte öyle bir kural vardır ki adeta Anayasa maddesi gibidir: Bir inşaatı yaptığınızda yıllarca sorumluluğunu taşırsınız. Bu nedenle Hasan Sever, yaptığı tüm inşaatların sorumluluğunu da kabul etmiştir. Her sokakta, her caddede, her mahallede ve saydığım bu şehirlerin hemen her noktasında Hasan Sever amblemini görmek mümkündür. Yaptığı inşaatlara adını yazdıran bir müteahhittir ve yaptığı işten her zaman gurur duyar. İnşaatlarla ilgili bir sorun yaşandığında, yaptığı bir hata varsa bunu kabul eden bir yapıya sahiptir.
Ben bunları Hasan Sever ile ilgili neden anlattım?
6 Şubat depreminde kardeşi Abdullah Devrim Sever’in, 1978–1979 yıllarında kendi arsasına yaptığı inşaatla uzaktan yakından ilgisi olmadığını ifade ederken, mahkemedeki savunmasında şu sözleri dile getirmiştir:
“Olayla hiçbir ilgim yoktur. Depremin meydana geldiği tarihte İstanbul ilinde bulunmaktaydım. Yaklaşık 35 yıldır inşaat sektörüyle uğraşmaktayım ve müteahhitlik yapmaktayım. İmar Müdürü Mehmet Arslan’ı, Faik Öğüt’ü ve Necdet Alpay’ı tanırım. Ancak tarafıma sorulan asıl dosya ve birleştirme dosyasında yer alan diğer kişileri tanımıyorum. Abdullah Devrim Sever’i kardeşim olması nedeniyle tanırım. Abdullah Devrim Sever, Furkan Apartmanı’nın bulunduğu arsanın sahibidir. Furkan Apartmanı’nın yapımında hiçbir şekilde yer almadım. Kardeşimin bu apartmanın yapım sürecinde yer alıp almadığını bilmiyorum. Furkan Apartmanı’nın yapımı sırasında ben Dörtyol ilçesinde bulunmaktaydım. Apartmanın yapımına yaklaşık 1997–1998 yıllarında başlandığını hatırlıyorum. Dörtyol’da fiilen çalıştığım için Furkan Apartmanı’nın yapım sürecine dair herhangi bir bilgim yoktur. Yapımda kaç kişinin çalıştığını da bilmiyorum.”
Başlıkta yazdığım gibi, Hasan Sever hakkında mahkeme tarafından 10 milyon TL’lik güvence bedeli karşılığında tutukluluk ve kırmızı bültenin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hasan Sever de bunun üzerine Türkiye’ye gelerek, Türk adaletine güvenerek teslim olmuştur.
Teslim olduktan sonra bir başka mahkeme, Hasan Sever’in güvence bedelini kaldırmış; uzun yıllardır firari olması ve yeniden kaçma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle tekrar tutuklama kararı vermiştir.
Bildiğim Hasan Sever, ülkesini ve şehrini çok sever. İnsan vatanından vazgeçer mi hiç ?
Her zaman şunu söyler ve inanırım : Adalet herkese lazımdır ve Adalet ne diyorsa öyle olur, Şeriatın kestiği parmakta asla acımaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.