Mehmet Erol Maraş

Mehmet Erol Maraş

Erol Maraş Yazıyor: 'Gaziantep’e Savaşın Etkisi... - Rektör Doğan’ın 180 Günü...'

Amerika Birleşik Devletleri-İsrail ve İran savaşının 12. gününde, bu savaşın sanayi kenti Gaziantep’e ciddi zarar verdiğini belirtmem gerekiyor.

Adı üstünde savaş. Bu tür çatışmaların etkileri büyük olur. 1980-1988 yıllarında yaşanan Irak-İran Savaşı’nı hatırlarsınız; o dönemde de Gaziantep ekonomisi ciddi bir darbe almıştı. Elbette o yılların sanayisi ile bugünkü sanayi arasında büyük farklar ve çeşitlilikler var. Bugün Gaziantep’in, Avrupa, Amerika ve Uzakdoğu ülkelerine güçlü bir ihracat bağlantısı var. Bu nedenle, Ortadoğu’daki bu savaşın Gaziantep’e yaklaşık yüzde 10 oranında bir zarar vereceğini tahmin ediyorum. Her zaman söylüyorum: Gaziantep sanayisi güçlü bir sanayidir. Güçlü olunca, savaşın etkisi de daha az hissediliyor. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde ne söylenirse söylensin, binlerce çeşit ürün üretiliyor ve her ürünün kendine göre bir alıcısı mutlaka var.

Bu nedenle, Gaziantep’in bu savaştan, Irak-İran Savaşı’nda olduğu gibi büyük bir ekonomik darbe alacağına inanmıyorum.

GAZİANTEP’TE DE AMERİKALILARA SEYAHAT YASAĞI VAR

Gaziantep’te Birleşmiş Milletler’in birçok kurumu bulunmaktadır.

Bu kurumların çoğunda Amerika Birleşik Devletleri’nden gelen görevliler yer almaktadır. Bu görevliler, 2011 yılından bu yana Suriye’deki göçten kaynaklı olarak çalışmalarını sürdürmektedir.

Ancak Amerika Birleşik Devletleri, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki 22 il için seyahat yasağı getirmiştir. Bu iller arasında Gaziantep de yer almaktadır.

Bildiğim kadarıyla, Gaziantep’te bir Amerikan üssü bulunmadığı için, İran’dan gelebilecek olası bir saldırı hedefi olma ihtimali oldukça düşüktür. Bu açıdan bakıldığında, Gaziantep için konulan seyahat yasağı, gereksiz bir tedbir olarak değerlendirilebilir.

Ayrıca bu durum, Gaziantep’e gelmeyi düşünen turistler açısından da tedirginlik yaratmamalıdır. Bu nedenle, Amerikan seyahat yasağının Gaziantep için geçerli ve anlamlı olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.

REKTÖR DOĞAN 180 GÜNDE NE YAPTI?

Baştan beri söylüyorum; Gaziantep Üniversitesi Rektörlüğü kolay bir iş değildir. Ama her nedense, Gaziantep’in yerlisi olmasına rağmen 30 yıldır İstanbul’da yaşayan ve bir vakfın üst düzey yöneticisi olan biri, tepeden inme bir şekilde 180 gün önce Gaziantep Üniversitesi’ne Rektör olarak atandı.

Atandı ama, aradan 180 gün geçmesine rağmen Gaziantep Üniversitesi’nin ancak yüzde 5’lik bir bölümüne hâkim olabildi. Önceki rektör Prof. Dr. Arif Özaydın’ın ekibinden de vazgeçmeyince, üniversite için “Eski hamam, eski tas” demek yanlış olmaz. Değişen çok bir şey yok. Bu gidişle Gaziantep Üniversitesi’nin ileriye değil, geriye gideceğini düşünmek lazım.

Sayın Prof. Dr. Doğan ile şahsi hiçbir meselemiz yok. Ben yazıyorum ama dinleyen yok. Gaziantep halkı ve üniversitenin önde gelen isimleri, bu yazdıklarımı dikkate alıyor ve durum karşısında üzülüyorlar.
Bu eleştirileri, Sayın Doğan’a bir hizmet kamçısı olarak daha güzel işlere imza atsın diye yapıyorum.

Ama o, bildiği yolda yürümeye devam ediyor. Umarım bu yol, İstanbul’a doğru gitmez. Üniversiteye daha vizyoner bir ruh gelir ve daha iyi bir hizmet anlayışıyla Gaziantep Üniversitesi hak ettiği yere ulaştırılır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Mehmet Erol Maraş Arşivi