Biliyorsunuz, Gaziantep Türkiye’nin en büyük sanayi kentlerinden biridir. Gerçekten de Gaziantep, müteşebbis yapısıyla da takdir toplayan bir şehirdir.

6 Organize Sanayi Bölgesi, GATEM’, KÜSGET ve benzer üretim merkezleriyle ün yapmıştır.
Gaziantep sanayisinin büyümesinin başında sınır ili olması gelmektedir. Irak Gaziantep’e çok yakındır. Suriye de aynı şekilde. Gaziantep’in ihracatı 12 ile 15 milyar dolara dayanmış durumda. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde 300-500 bin kişi istihdam edilmektedir.
Bunu neden gündeme getirdim?

Böyle büyük bir sanayi şehrinde tabii ki konkordato sayılarının da az olmaması normal. Bildiğim kadarıyla 2025 yılının ilk 4 ayında 60’a yakın Gaziantepli şirket konkordato ilan etmiştir. Bunların bir kısmı konkordatodan kurtulup normal sistemlerine dönerken, bir kısmı da iflas etmiştir.
Geçtiğimiz haftada ise 10’a yakın şirket konkordato ile ilgili başvuru yapmıştır. Bunların 6’sına konkordato kararı verilirken, 4’ünün konkordato talebi reddedilmiştir.

Tabii bankacılar, konkordato ile ilgili haberler çıkınca hemen şirketlerin üzerine gidiyorlar. Doğru mu, yanlış mı yapıyorlar, onlara sormak lazım.

Böyle büyük bir sanayi şehrinde konkordato olmasını normal karşılıyorum. Yine de olmaması tabii ki daha iyi ve dikeğimizdir.

GENEL AF VAR MI YOK MU?

Şu an Türkiye genelinde cezaevlerinde 430 ile 450 bin kişi bulunuyor. Cezaevlerinin dolu olması, Türkiye’nin adeta bir suç merkezi olduğunu gösteriyor. Türkiye’de geçmişte en büyük af Rahşan Affı idi. Sonra gelen aflar çok büyük olmamıştır. İnfaz yasasından faydalanan küçük çaplı aflar olmuştur. Son olarak Covid ile ilgili infaz affı vardı.

Covid affından yararlananların bir kısmı cezaevine döndü, bir kısmı da dönmemiştir. Dört aydan bu yana sürekli kamuoyunda ve sosyal medyada af kampanyaları yapılıyor. Her kafadan bir af sesi çıkıyor.
Sayın Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, affın olmadığını söylemesine rağmen af kampanyaları jet hızıyla devam ediyor.

Ben Rahşan Affı ile ilgili bir incelemede bulunmuştum. 100 bin kişi cezaevinden çıktıysa, tekrar 90 bin kişi dönmüştü. Çünkü cezaevleri malesef ıslah evleri değil, suç evleri olmuştur.
Dışarı çıkan suçlu ne iş bulabiliyor, ne iş yapabiliyor ne de toplumdan ilgi görüyor; böyle olunca suçlu tekrar suç işliyor.

Her nedense sabıkalı bir kişi toplumda bir değer görmüyor, devamlı suçlu olarak görülüyor. Ama bildiğim kadarıyla af yok; da infaz yasasında bir değişiklik yapılarak bazı suçluların çıkması sağlanacak gibi görünüyor. Bunun Kurban Bayramı’ndan hemen sonra olacağını tahmin ediyorum.
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2024’ün Ekim ayında yaptığı açıklamada “Bakanlar Kurulunu değiştireceğim” sözünden 6 ay geçmesine rağmen henüz Bakanlar Kurulu’nda bir değişiklik yapmadı.

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, af ile ilgili hiçbir yerde açıklama yapmıyor. Aynı Bakanlar Kurulu değişimi gibi, af da sürekli havada kalıyor.

Onun için Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan “Af vardır” diyorsa, bir şey de konuşmuyorsa af işi de Allah’a kalıyor. Bekleyelim, görelim: Af mı? İnfaz indirimi mi? Yoksa küçük çaplı Covid affı mı? Göreceğiz.