Prof. Dr. Sıtkı Göksu

Prof. Dr. Sıtkı Göksu

Bitkiler, Hayvanlar ve İnsanlar

İnsan ibret gözü ile bakarsa; her ne görürse marifetullah, Allah’ı tanıma, bilme vesilesi olabilir. Yeter ki o gözle bakabilsin.

Peygamberimizin talimiyle, öğretmesi ile ve Kur'ân-ı Hakîmin dersiyle anladım ve iman ettim: Nasıl bitkiler ve ağaçlar Seni tanıyorlar, Senin sıfât-ı kudsiyeni ve Güzel isimlerini bildiriyorlar.

Öyle de, canlılardan ruhlu kısmı olan insan ve hayvanlardan hiçbirisi yoktur ki; cisminde gayet muntazam saatler gibi işleyen ve işlettirilen dahilî (iç) ve haricî (dış) organları düşün.

Ve bedeninde gayet ince bir düzen ve gayet hassas bir ölçü ve gayet mühim faydalarla yerleştirilen aletler, organlar ve duygularıyla olan durumu tefekkür et.

Ve cesedinde gayet sanatlı bir yapılış ve gayet hikmetli bir tefriş (döşeme) ve gayet dikkatli bir ölçü içinde konulan bedendeki organları düşün.

Senin vücûb-u vücuduna ve sıfatlarının gerçekleşmesine şahitlik eder.

Çünkü, bu kadar görerek, bilerek nazik sanat ve şuurlu bir şekilde ince hikmet ve tedbirli bir şekilde tam dengeye, elbette kör kuvvet ve şuursuz tabiat ve serseri tesadüf karışamazlar ve onların işi olamaz ve mümkün değildir.

Ve kendi kendine oluşup öyle olması ise, yüz derece imkansızlık içinde imkansızlıktır.

Çünkü, o halde her bir atomu, her bir şeyini ve cesedinin oluşmasını, dünyada alâkadar olduğu her şeyini bilecek, görecek, yapabilecek, âdeta ilâh gibi kapsayıcı bir ilim ve kudreti bulunacak, sonra cesedi oluşturma ona havale edilir ve "kendi kendine oluyor" denilebilir.

Ve hepsi birden olmasındaki tedbir birliği ve idare birliği ve tür birliği ve cins birliği ve genel olarak yüzlerinde göz, kulak, ağız gibi noktalarda birlik yönünde görülen yaratılış mühründe birlik ve her bir türün fertleri yüzlerinde görülen hikmet mührüne bak.

Bu mühürlerde birlik ve besleme ve yaratmada beraberlik ve birbirinin içinde bulunmak gibi keyfiyetlerinden (asıl özelliklerden) hiçbirisi yoktur ki, Senin vahdetine, birliğine kesin şahitlikte bulunmasın.

Ve herbir ferdinde kâinata bakan bütün isimlerin cilveleri bulunmakta, vâhidiyet (birlik) içinde, Senin ehadiyetine (Allah’ın her bir varlıkta görünen birlik tecellisine) işareti olmasın.

(Münacat’tan)

"Yâ Rab, kusurumuzu affet.

Bizi kendine kul kabul et.

Emanetini kabzetmek (almak) zamanına kadar bizi emanette emin kıl. Âmin."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Sıtkı Göksu Arşivi