Gaziantep Eski büyükşehir Belediye Başkanı Doktor Asım Güzelbey: 'Kadına ve Hekime Şiddet Önlenebilir mi?'

Gaziantep Eski büyükşehir Belediye Başkanı Doktor Asım Güzelbey: 'Kadına ve Hekime Şiddet Önlenebilir mi?'
Birkaç gündür Gaziantep de, demir çubuklarla saldırıya uğrayan hekim arkadaşımızın acıklı hikayesini ; bende herkes gibi üzülerek izliyorum .

Saldırgan tutuklanmış !!
Tutuklansa ,ne olacak ki ?
Yarın, serbest bırakılır hemde yeni bir terminoloji ile. “ Adli kontrol şartı “
Saldırgan da göğsünü gere gere yine aramızda dolaşacak
Yıllardır izliyoruz, Polisiye tedbirler veya yargı düzenlemeleri bu konularda yetersiz kalıyor.

Peki ne yapmamız lazım ?

İsterseniz biraz sınırlarımızın ötesine çıkalım.
Oralarda neden bu tür şiddet olaylarına şahit olmuyoruz , bir bakalım.
Yurtdışinda, hem hekim olarak çalışmış hemde Dünya da pek çok Ülkeyi gezmiş birisi olarak; Türkiyenin, hasta açısından sağlık sisteminde bir çok gelişmiş ve zengin ülkeden fersah fersah önde olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
İstediğiniz an, Hastaneye gidebiliyor ve Hekime ulaşabiliyorsunuz.
Hemde herşey bedava
Oysa, bu işler, O zengin dediğimiz Ülkelerde o kadar zor ki
Ör. İngiltere de MR sırası için aylarca beklersiniz.
Ör. Kanada da, üstelik kendisi de Cerrahi Prof olan bir arkadaşım, “ bisikletten düşen ve dudağı yarılan kızına, dikiş atılması için 4 saat acil serviste beklediğini söylemesi “ gibi,
O kadar çok örnek var ki bu satırlara sığmaz.
Yine biraz, sınır ötesine çıkalım.
Ör. Estonya da, Kırmızı ışıkta geçerseniz, hemde gecenin saat 02.00 sinde, yollar bomboş ve , buz gibi -20 derece havada
; başınıza ne gelir bilir misiniz ?
Dosdoğru, sizi Psikiyatriye yollarlar.
Mentalite şöyle işler.
Bu şahsın kırmız ışıkta geçmesi , normal bir davranış değil. Acaba ruh sağlığı bozuk mu?
Eğer bozuksa , bunun araba kullanması ilerde, başka sorunlarda doğurabilir.
“En iyisi, biz bunun ehliyetini askıya alalım, kendisi gitsin Psikiyatrik testlerden geçsin, sağlıklı olduğunu ispat etsin, sonra ehliyetine kavuşsun “
Tabii bu işlemleri de oranın SGK sı karşılamaz. Yani pamuk eller cebe.
İnanıyorum ki, orada kırmızı ışıkta geçme yerine, Antep de olduğu gibi; şahıs Hekime demir çubukla saldırsaydı da aynı işlem yapılırdı.
Yani saldırgan, hemen Psikiyatriye gönderilir, psikiyatrik testlerden geçer, normal olup olmadığına, hukuk mezunu yargıçlar değil de Tıp Fakültesi mezunu hekimler karar verirdi
Bu güne kadar Estonya’da hiç Hekime demir çubukla saldıran olmamıştır, olsaydı hemen SGK sı ve ehliyeti askıya alınıp, kendisinden de sağlıklı olduğuna dair psikiyatri raporu istenirdi
Sonuç :
-Kırmızı ışıkta geçme mi, yoksa demir çubukla bir Hekime veya Kadına şiddet uygulama mı ağır bir suç ?
-Bu şiddeti gerçekten önlemek istiyor muyuz?
Önce bunlara karar vermek lazım

Önereceğim yasal düzenleme sonucu, bu sorun büyük ölçüde çözülür.
Nasıl mı ?
Şiddet uygulayanın ruh sağlığı yerinde mi, toplum için tehlike arz ediyor mu diye , SGK ve eğer varsa ehliyeti askıya alınıp ; Psikiyatriye sevk etmek gerekir.
Bu iş için de en uygun yer
1972 yılında, benim Psikiyatri Stajını yaptığım, Elazığ Akıl Sağlığı Hastanesidir
Tabii orayı bu iş için önce hazır hale getirmek lazım.
Cinayet işleyenleri, Katotoniklerin kaldığı koğuşta 3 gün müşahade de tutun, Türkiye de Kadın cinayetleri bıçak gibi kesilir
Daha hafif suçlular için de, ayrı koğuşlar düzenlenebilir.
İddia ediyorum ki, ne şiddet ve tecavüz haberleri, gündemimizden düşer.
Hemde Hekimler, Yurtdışına gitme sevdasından vaz geçerler
Yeter ki biz bu sorunu çözmek isteyelim !!!

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.