Bu tür maçlar tur olduğu kadar aynı zamanda gurur maçlarıdır. Prestij maçlarıdır, ligte oynatamadıklarını görme maçlarıdır, kadro derinliğini test etme maçlarıdır.

Üç gün önce oynanan Fenerbahçe maçı sonrası o günkü kadrodan tek bir tane oyuncu sahada yok. Ama buna rağmen kadro derinliği ve kalitesi rakip 3. Lig Karabükspor'da olsa hemen kendini belli etti. Maçın başında gelen gol ile birlikte maç adeta bir antreman ve çift kale havasına döndü.

Benim gözlerim özellikle Bacuna, Semih, Nazım, Sorescu , Nizet ve diğerlerindeydi. Bir defa şunu bilelim Gaziantep FK takımının Fenerbahçe maçında oynayan kadrosu ve Karabük önündeki kadro geçen yıllara göre kalite ve yedek kulübesi açısından çok çok iyi. Düşünün geçmişte bir Maksim olmazsa aman karalar bağlardık veya başka mevkiler.

Bacuna bana göre çok ama çok iyi bir futbolcu attığı gol filan değil. Oyun görüşü, toplu, topsuz koşuları, oyunu hem dikine, hemde topu bir anda karşı tarafa aktarması ve şut özelliği, tek topu oynaması.
Tabii Nazım Sangare'nin tecrübesi, Semih'in liderliği, Ndaye'nin profosyonelliği.
Bu takım şunu bu sezon vaad ediyor. İlk 5 ile 10 arasında kendine ligte yer bulur ve Türkiye Kupasında kura şansı ile birlikte çeyrek, yarı final görebilir.

Kısaca turda güzel, gururda. Alanyaspor maçı öncesi iyi bir ter idmanı oldu.

Bu arada bahiscilerden sonra bayan hakemlerin düdükleriyle ve bayraklarıyla boy göstermeleri harika ve de anlamlı oldu.
Belki hata yaptılar ama hiç değilse bahis oynamadılar, art niyetli ve formaya, armaya göre düdük çalmad