Bir ara kendi kendime söz vermiştim Gaziantep Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. M. Sait Doğan’ı yazmamaya. Ama bakıyorum ki üniversite ile ilgili şikâyetler gittikçe artıyor. Üstelik bu artış devam ediyor.

Örneğin, önceden üniversitede organizatör şirketleri güzel konserler getirirdi. Bu konserlere halk gerçekten büyük ilgi gösterirdi. Çok kişi eski Rektör Arif Özaydın’ı sevmiyordu ama sanat ve kültür konusunda iyi şeyler yaptığını da söylemem gerekiyor. Tek kelimeyle, hak neyse onu yazmamız gerekiyor.

Şimdi bakıyorum; Sayın Rektör Doğan, Gaziantep Üniversitesi’nde 21 Aralık 2024’ten bu yana, yani yaklaşık 10 aydır görevde. Ancak “Eski hamam eski tas”, hiçbir değişiklik yok. Üniversite içindeki yanlış otopark uygulamalarından mı bahsedelim, yoksa kendisine rakip olanları rektör yardımcısı ya da dekan yaparak “Mutlu” görevler vermesinden mi? 30 yıl sonra Gaziantep Üniversitesi’ne gelip rektör oldu ama şimdiden sanki sonraki 4 yılın hesabını yapmaya başladı.

Öğrenci ve öğretim üyeleri yemeklerin pahalılığından şikâyetçi. Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hizmet krizi yaşanıyor. Diş Hekimliği Fakültesi’nde sıralarda torpil iddiaları var. Gaziantep Üniversitesi’nden şikâyet etmeyen neredeyse hiç kimse yok.

Her nedense basının yazdıklarına kulak tıkıyor. “Benim arkamda çok güçlü insanlar var” havası yaratılıyor. Ama unutulmamalı ki, bir önceki Rektör Sayın Arif Özaydın’ın yanında iddialara göre TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş olmasına rağmen, bir dönem daha rektörlük yapamadı.

HOCANIN GÜVENDİĞİ DAĞLARA KAR YAĞDI,...

Geçen hafta Gaziantep’e Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan geldi. Kendisini de buraya atayanların arasındaydı. Ne var ki Sayın Bilal Erdoğan, Gaziantep Üniversitesi Rektörlüğüne uğramadı; Uğradığı yerlerde ise Sayın Rektör Doğan’ı herkes şikâyet etti.

Yılların Gazeticisi ve Gaziantep için doğruyu yapanlar arasında, Erol Maraş olarak; Ben gerçekten rektör olsam, öğrenciler, öğretim üyeleri ve üniversitenin çalışanlarıyla konuşarak sorunları çözmek için elimden geleni yapardım. Ama ne diyelim, Gaziantep’in de kaderi böyle. Makama gelinceye kadar olmaz sözleri verirler, geldikten sonra da Gaziantep–İstanbul arasında mekik dokurlar.

Sayın Doğan’la alıp veremediğim ve de kişisel bir sorunum yok. Yolda görsem tanımam bile. Ben istiyorum ki Gaziantep Üniversitesi, dünya üniversiteleri arasında yer alsın; herkes tarafından memnuniyetle anılsın ve gurur duyarak bu köşemde Sayın Doğan’ı öve öve bitiremeyeyim.

Son olarak yaklaşık 10 aydan bu yana neler yaptığını tek tek yazsın, ben de köşemde yayınlayayım. Eğer ben hatalıysam ve iftira atılıyorsa özür dilemeye hazırım.

PAZAR GÜNKÜ KOŞU YANLIŞ MI DOĞRU MU ?

Pazar günü Gaziantep’te, Gaziantep Gençlik Spor İl Müdürlüğü tarafından GastroAntep sahasında bir koşu düzenlendi. Bu koşunun gerçekten doğru mu, yanlış mı olduğu tartışması gündemden düşmüyor. Bana göre yanlıştı çünkü; Büyükşehir Belediyesinden başlayıp Ordu Caddesi, Binevler ve Üniversite Kavşağına kadar bütün yollar kapalı kaldı ve Gaziantep’teki trafik tamamen durmuş oldu, her yerde adeta trafik kaosu yaşandı.
Şimdi bu yarış gerekli miydi, bilmiyorum. Neden derseniz, bence yarış alanı bu yerler olmamalıydı. Biliyorsunuz Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Stadyumu yarışa daha uygun bir bölge. Orada bu yarışı yapsalardı daha doğru olmaz mıydı?

Bir daha böyle festivallerde yarışlar düzenlenecekse, şehrin trafiğini engellemeyecek yerler seçilmeli. Benden uyarması; ben sokakta gezen birisi olarak halkın nabzını tutuyor ve iletiyorum, takdir ilgilere aittir.

Herkese iyi haftalar diliyorum.