Sanayide rekor...! Futbolda iflas...!

Sanayide rekor...! Futbolda iflas...!
Sanayide rekor...! Futbolda iflas...!

Un üretiyor, makarna yapıyor ve Makarna'nın başkenti İtalya'ya ihraç ediyoruz.
İplik üretiyor, kumaş yapıyoruz ve dünyanın moda devlerine ihraç ediyoruz.
Maske, sağlık tulumu ve teçhizatları üretiyor, dünyanın tüm ülkelerine ihraç ediyoruz.
Jüte, akriliğe hayat verip dünyadaki her evdeki 100 halının 80 tanesi bu şehirde üretilip ihraç ediliyor.
Dünyanın her ülkesine çay, kahve, şeker, makarna, un, buğday, mercimek kısaca yenecek ne varsa ihraç ediyoruz.
Bu şehrin ihracaatı yıllık 10 milyar doları aşmış durumda. Bunun anlamı şu, doğu, güney, güney doğu ve karadenizdeki 60 ili topla ihracaatı, fabrikası bir Gaziantep etmiyor.
Peki ya futbol?
Bu şehir bir Rashid!
Bu şehir bir Dicho!
Bu şehir bir Morais!
Bu şehir bir Tosca!
Bu şehir bir Jeferson!
Bu şehir bir Bilal!
Bu şehir bir Oğuz!
Bu şehir bir Güray!
Kısaca sayın bu şehir yukarıda saydıklarım isimlerden bir tane üretemiyor.
Bu şehirde en son ürettiğimiz alt yapı futbolcusu 15 yıl olmuş, şimdi o genç evlendi. Çocuğu liseye gidiyor.
Peki neden ?
Bu şehir 20 yıl önce piramit yapı, tesisleri, yerli ve yabancı üreten bir fabrika gibi çalışırken, herkes bize gıpta ederken, şimdi sıradan yerli ve yabancıların her sezon 10, 20, 30'lu gruplarla transfer edildiği, her sezon 100 trilyon paranın bunlara akıtıldığı şekle geldi.
Yani biz ekonomide artı rekorlar kırarken futbolda eksi rekorlar kırıyoruz.
Gayet basit ;
Çünkü doğru bir yapı ve sistem kurmuyoruz.
Kulüp kendi scoot ekibini, kendine bağlı idari ve teknik kadroyu kurmuyor. Alt yapı ile üst yapı arasında neredeyse kan davası var. Üst ayrı, alt ayrı telden gidiyor.
O zaman yapılacak iş gayet basit. Takımı sahiplenecek, kariyere, başarıya aç, takım ve şehir aidiyet duygusu yüksek isimleri bünyeye katıp, doğru yönlendirmelerle bu kulübü sanayideki gibi üretim merkezi haline getirmek.
Bunu yapmak atla deve değil, geçmişte yaptıklarımız referans, çağırın eski, yeni teknik adamları, spor idarecilerini, bizleri kurun BİM ve A 101 gibi zinciri, siz gidin fabrikalarınızın başına ihracaat rekorlarına devam edin.
Yani ekmeği, ekmekçiye verin..

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.