MÜJDELER OLSUN, HEPİMİZİN GÖZLERİ AYDIN

Bir tek kitap yazmak için, yarım kitaplık okuyunuz.
Samuel Johnson

Müjdeler olsun, hepimizin gözleri aydın... Şeyma Subaşı kitap yazacakmış, hatta yayınevi ile anlaşmışta...

Â

Artık kitap yazmak için alt yapıya, bilgi birikimine, yazma yeteneğine sahip olmak yeterli değil, tanıdığın varsa, iki satır karalayabiliyorsan, azıcık da reklamı bastın mı? Yazarların en iyisi oluyorsun... Eski artist, sinema sanatçısı, şarkıcı bile yazar olabiliyor.Â

Üstelik gezmelerden başka işi olmayan, hatta iş yeri açıp bir de orayı işleten bizim Şeyma kitap yazacakmış, üstelik ünlü mü ünlü yayınevi şimdiden hazırlığa başlamış, ne ara yazacak orası şüphe olunca, insan zekası anlayıveriyor. Adı yazar olacak ama gerçekte hiç bir şey yazmayacak... Belki de kitabı ünlü mü ünlü yazarlardan çok satacak.Â

Tam pazarlama dünyası oldu bu dünya... Nitelikli olmak, yetenekli olmak, işin ehli olmak... Ayyyy onlarda neymiş!

Önce pazarı yaratacaksın, sonra da malını yarattığın pazarda satacaksın... Üffff sizi bilmem ama benim midem bunalıyor!

Her şey öyle değil mi, dünya artık böyle dönüyor...

Adamlar önce haini buluyor, sonra onu biraz süsleyip püsleyip ortama sunuyor. Sonra başlıyor kullanma kılavuzu, prospektüsü mü diyelim?

Sonra adam basıyor sahte tarihi, saçma sapan hayalleri ile... Aha sana mis gibi yazar, kullan kullan dur. Bakmışsın bir de ödül almış, Nobel ödülü bile... Çünkü kendine hizmet ediyor. Hizmet eden ödüllendirilir. Bedelsiz selam bile olmuyor artık günümüzde biliyorsunuz?

Adam, Allahın selamını bile adamına göre veriyor.

Bu benim işime yarar, yok bununla işim olmaz... İşte bu ileride bana gerek olur, zemin yapalım, hele bir el atıp, selamlaşalım... Böylesi garip bir durum oluyor, artık insan ilişkileri... Adam çok zengin yaaa, silkelese bana da düşer hesabından, selamın Allahını ver bakim...

Ne günlere kaldık değil mi? Daha bunlar iyi günlerimiz olacak!

Ay unuttum yaaaa bugün de sevgililer günü idi; Benim de sevgililerim kendi küçük çekirdek ailem... Dünya tatlısı canım babam, arkadaşlarım, dünya şekeri iyi kalpli komşularım falan filan... Onlara buradan kucak dolusu sevgilerimi iletiyorum. İyi ki varlar!

Her zaman ki gibi günümüze ve konumuza uygun küçük bir fıkra ile yazımıza son veriyoruz;

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır‼ï¸ðŸ˜ðŸ”‰Şirket o yıl personel gezisini Tayland'daki timsah çiftliğine yapmıştı. Kahvaltıdan sonra uçuk kaçık patron bir teklifte bulundu. Her kim ki timsahların yetiştirildiği gölete atlayıp, sağ salim çıkarsa 5milyon $'ın sahibi olacak, yok eğer çıkamazsa yani timsahlara yem olursa, geziye kiminle katılmışsa o kişi 2 milyon $ teselli ikramiyesi alacaktı. Uzun süre kimse cesaret edip atlayamadı. Ta ki bir adam atlayana kadar😵 önde o, arkasında timsahlar delicesine bir yarış başladı. hayatına oynamıştı adam ‼ï¸ðŸ¤­Ama kılpayı kurtularak sudan çıkmayı başardı. Bir süre tıkanan nefesinin düzelmesini bekledi ve sonra gırtlağı yırtılırcasına bağırdı:''Ulan hangi şerefsiz beni suya itti‼ï¸'' Kim çıktı dersiniz?-Karısıâ€¼ï¸ İşte 'her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır' sözü buradan gelmektedir‼ï¸ðŸ‘ðŸ˜ðŸ¤£Sevgililer gününüzü çok kutluyorum....Â

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi