Göklerin ve yerin orduları hariç… Onlar da uyudular; tıpkı insanoğlunun uyuduğu gibi.
Rüya içinde bir rüyaya daldılar.
Ve uyandıklarında her şey değişmişti — tıpkı insanın uyandığında her şeyin değişeceği gibi.
Allah’ın yarattıklarına bir davettir bu yaşam; makâm-ül esrardır.
Şekle ve kalıba sığmayanlar, feraset sahipleri; içe dönmekten, uyanmaktan korkmazlar.
Biz de biliriz aslında cesareti… ancak yaşarken unutuveririz.
Ve unutmanın bedelini de ağır öderiz.
Nefis, yalnızca bedensel arzular değildir ki..
Sana nakşedilmiş beceriler, öğretiler de vardır.
Bildiklerini saklamak da nefsine zulümdür.
Kur’an buna “nefsin aleyhine aşırılık” der.
Güç ve eylem göstererek bizden istenileni yerine getirmeliyiz.
Allah’ın rahmetine güven; karamsar olma.
Evren, senin algılarının sınırı kadardır.
Öyleyse genişle, derinleş.
Ehadiyet sırrıyla kendini Bir’e, O’na (CC) teslim et.
Hayırlı Cumalar dilerim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.