Gaziantep de risk altında: Türkiye’de 30 aktif fay her an kırılabilir

Türkiye’de yapılan kapsamlı jeolojik araştırmalar, 485 diri faydan 30’unun “sismik boşluk” kategorisine alındığını ortaya koydu.
Gaziantep de risk altında: Türkiye’de 30 aktif fay her an kırılabilir

Bu faylar, uzun süredir deprem üretmemelerine rağmen üzerinde biriken stres nedeniyle her an kırılarak yıkıcı depremlere yol açabilir. Gaziantep ve çevresinin de dahil olduğu bu riskli bölgelerde acil önlemler alınması gerekiyor.

Dokuz Eylül Üniversitesi liderliğinde yürütülen “Türkiye İçin Deprem Master Planı Standartlarını Belirleme Projesi” (TÜRDEMAP) kapsamında yapılan araştırmalarda, ülke genelindeki fayların durumu detaylı şekilde incelendi. Proje yürütücüsü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Türkiye’de diri fay sayısının 1992’de 150 iken 2011’de 485’e yükseldiğini belirtti. 2023 yılında başlayan projeyle “sismik boşluk” olarak tanımlanan fay sayısının ise 30’a ulaştığını söyledi.

Prof. Dr. Sözbilir, söz konusu fayların uzun süredir deprem üretmediğini ancak deprem tekrarlama aralıklarıyla kıyaslandığında, üzerlerinde biriken gerilimin tehlikeli seviyeye ulaştığını ifade etti. “Bu faylar her an kırılabilir, büyük depremler üretebilir” uyarısında bulundu.

Gaziantep ve çevresinde de bulunan bu riskli fayların çevresinde yapılaşma konusunda sıkı önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Sözbilir, “Fay sakınım bandı” uygulanmasının hayati önem taşıdığını belirtti. Fayların haritalara işlenmesi, fay boyunca hendekler açılarak sınırların belirlenmesi ve imar planlarının bu doğrultuda düzenlenmesi gerektiğini söyledi. Kentsel dönüşüm projeleri bu bilimsel veriler ışığında şekillendirilmeli.

Araştırmada kritik fay hatları ve beklenen maksimum depremler şöyle sıralandı: Eskişehir’de 6.7 büyüklüğünde, İstanbul’un kuzey Anadolu fayının bazı segmentlerinde 6.8-6.9 aralığında, Adana’nın Karataş ve Yumurtalık bölgelerinde 6.6-7.0 büyüklüğünde, Kayseri, Malatya, Hatay ve Erzurum gibi illerde ise 6.9-7.3 büyüklüğünde depremler bekleniyor.

Gaziantep’in doğrudan etkilendiği fayların durumu proje kapsamında detaylı incelenirken, bölgedeki riskin göz ardı edilmemesi ve gerekli tedbirlerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği uzmanlar tarafından tekrarlandı.

Türkiye’nin deprem kuşağında olduğu gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, bu faylar üzerinde yapılacak çalışmaların ve alınacak önlemlerin can kayıplarını önlemede kritik rol oynayacağı vurgulanıyor. Hem devlet kurumları hem de yerel yönetimler, afet risklerini azaltmak için bilimsel verilerle hareket etmeli ve halk bilinçlendirilmelidir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.