Herkes Bekliyordu, Vizyona Girmeyebilir! Garip Bülbül Neşet Ertaş Filminde Karar Mahkemeye Kaldı! Ertaş Ailesinin Avukatı Duyurdu: “Aileye Haber Bile Vermedi…”
14
Hazırlıklarının bir süredir devam ettiği bilinen ‘Garip Bülbül Neşet Ertaş’ filmi, tartışmalı bir şekilde girdiği setten, yine tartışmalı bir şekilde çıktı. Neşet Ertaş’ın böyle bir filmin çekilmesini istemediğini öne süren aile üyeleri, bu filme onay vermeyince yapımcı Mustafa Uslu’nun Neşet Ertaş’ın hayatını konu alan kitabın yazarı ile anlaşması üzerine çekilen filmi mahkemeye taşıdı. Devam eden mahkeme sürecine ilişkin Neşet Ertaş’ın ailesinin avukatı bilgi verdi.
Foto Haber ve Resimleri Görmek İçin Diğer Sayfaya Geçiniz...
24
Kamuoyunu mahkemenin tüm detayları açısından bilgilendiren Neşet Ertaş’ın ailesinin avukatı Avukat Uğur Çapkın, “Neşet Ertaş’ın ve ailesinin rızası olmamasına rağmen çekilen ve Neşet Ertaş’ın özel hayatının, aile fertlerinin yer aldığı film; devam eden üç davaya rağmen hukuka, etik ve meslek ilkelerine aykırı biçimde vizyona sokulmak istenmektedir.
Yapımcı filmin 23 Aralık tarihinde gösterime girmesinde ısrar ederek devam eden davaları ve hukuk sistemini etkisiz bırakmaya çalışmaktadır. Bu sebeple yapımcı tarafından gizlenen bazı gerçekleri kamuoyuna bildirmek zorunluluğu doğmuştur” diyerek, çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Foto Haber ve Resimleri Görmek İçin Diğer Sayfaya Geçiniz...
34
Yapımcı Mustafa Uslu ile davalık olan Neşet Ertaş’ın ailesinin avukatlığını üstlenen Çapkın, “Yapımcı, 2019 yılından itibaren çeşitli aracılar vasıtasıyla film yapma talebini aileye iletmiş, aile ise filme hem babaları Neşet Ertaş’ın hem de kendilerinin rızalarının bulunmadığını söyleyerek teklifleri reddetmiştir. Buna karşın kapıdan giremeyen yapımcı bacadan girmeye çalışmış ve bu kez Neşet Ertaş’ın ve ailesinin iradesini bilmesine rağmen kitaplar üzerinden filmi çekmeye çalışmış, nihayet Erol Parlak’la iş birliği yapma yolunu seçmiştir.
Bu noktada Erol Parlak da aileye haber bile vermeksizin kitabını satmıştır. Ailenin film teklifini reddetmenin dışında yapımcıyla herhangi bir görüşmesi olmamıştır. Bugün her ne kadar yıpratılmak için Ailenin yapımcıyla pazarlık ettiği ve anlaşamadığı ima ediliyorsa da söz konusu beyanlar tamamen gerçek dışı iftiralardan ibarettir” açıklamaları ile devam eden sürece ilişkin bilgi verdi.
Açıklamalarının devamında senaryoya ilişkin konuşan Avukat Çapkın, “Mahkemeler tarafından yapımcıya aralıklarla, 5 sefer kesin süre verilerek senaryonun ibrazı istendiği halde, senaryo Mahkemelere ibraz edilmemiş, senaryo ve film mahkemeden kaçırılmıştır. Yapımcı Mustafa Uslu ve temsilcileri çekimleri çoktan biten, fragmanları yayınlanan filmin senaryosunun hala yazılmakta olduğu gibi akıl almaz beyanları mahkemelere söyleyecek kadar da cüretkârdır.
Filme dayanak teşkil ettiği söylenen kitapla, yapımcı tarafından kitabın %99 aynısı olduğu söylenen senaryonun uzaktan yakından alakası bulunmamaktadır. Bu minvalde kitap yalnızca çekilen filme göstermelik bir dayanak olarak kullanılmaktadır” diye konuştu.
Foto Haber ve Resimleri Görmek İçin Diğer Sayfaya Geçiniz...
44
Filme ilişkin açtıkları davaları da detaylı bir şekilde kamuoyuna aktaran Avukat Çapkın, “1- İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinde açılmış filmde kullanılacak eserlerle ilgili dava, 2- İstanbul 43. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış olan kişilik haklarının ihlaline ilişkin dava, 3- Filme dayanak teşkil ettiği söylenen Erol Parlak tarafından alınmış belgelerin, 4. Evre kanser hastası olan ve ağır ilaçlar kullanan, 40 kiloya kadar düşmüş, 74 yaşındaki Neşet Ertaş’tan son kez hastaneye kaldırılmasından 6 gün ve ölümünden 22 gün önce, evinde doktor raporu dahi olmaksızın alınmış olması nedeniyle iptali talebiyle açılmış olan dava, bulunmakta olup, bu üç dava da derdesttir, halen devam etmektedir.
Söz konusu davalardan birinin duruşması 8 Aralık 2022 tarihindedir. Üç davada da filmin gösterime girmemesine yönelik tedbir talep edilmiştir” şeklinde konuştu.
Açıklamalarının devamında yapımcı hakkında konuşan Avukat Çapkın, “Yapımcı Mustafa Uslu’nun amacı ise davalar devam ederken filmi vizyona sokup davaları ve hukuku etkisiz hale getirmektir. Yapımcı, daha evvel yaptığı filmlerde de benzer süreçler yaşanmıştır. Örneğin ‘Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu’ filmi henüz davanın devam ettiği sırada gösterime sokulmuştur.
Filmin yayınlanması üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen bu dava tazminat davasına dönüşmüş olarak devam etmektedir. Yaptığı her biyografik filmde kamuoyuna da yansıyan benzer hukuki süreçler yaşayan Uslu’nun burada da hukuku hiçe saydığına şahit olmaktayız” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.