Gaziantep'te Neden Yok? 800 Yıllık Gelenek Üniversitelerde Yaşatılıyor, Anadolu’nun Kültürel Hazinesi Yeniden Gündemde

Türkiye’nin birçok üniversitesinde uygulamalı veterinerlik eğitimi devam ederken, Bursa Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi, adeta bir açık hava kültür laboratuvarı gibi çalışıyor. Anadolu’nun tam 800 yıllık geleneklerinden biri olan koyun yıkama ritüeli, burada öğrencilerin ellerinde yeniden hayat buluyor. Ancak tarım ve hayvancılıkta önemli yere sahip Gaziantep’te bu geleneğin neden yaşatılmadığı, bölge halkı arasında soru işaretleri yaratıyor.

800 Yıllık Gelenek: Koyun Banyosu

Hayvan kırkımı öncesinde yapılan bu yıkama işlemi, sadece hijyen değil, aynı zamanda kültürel bir miras. Öğrenciler, akademisyenlerle birlikte koyunları ilaçlı suya sokarak dış parazitlerden arındırıyor, ardından da geleneksel kırkıma hazırlıyor. Bu süreç aynı zamanda Anadolu'daki çoban kültürünün bir simgesi olarak da görülüyor.

Öğrenciler Gelenekle Eğitimi Buluşturuyor

Uygulamanın sadece teorik eğitim değil, pratik ve kültürel öğrenimi de içerdiğini belirten Prof. Dr. Hakan Üstüner, “Yapağı temizliği, ektoparazitlerden arındırma ve kırkım hazırlığı gibi birçok yönü var. Bu uygulamayla geçmişin bilgeliğini bugünün bilimiyle birleştiriyoruz” dedi.

Gaziantep’te Bu Geleneğe Ne Oldu?

Gaziantep, geçmişte koyun yetiştiriciliği ve yün üretimiyle Anadolu’nun önemli merkezlerinden biriydi. Ancak günümüzde modern tekniklerin ve ekonomik dönüşümün etkisiyle bu tür gelenekler unutulmaya yüz tuttu. Oysa ki, Gaziantep gibi tarımsal üretimde söz sahibi bir şehirde, bu geleneğin üniversiteler aracılığıyla yeniden canlandırılması bölge için hem kültürel hem eğitsel bir kazanç olabilir.

Yün, Geçmişin Altınıydı; Bugünün Değerini Unutmayalım

Eskiden ekonomide yapağıdan elde edilen gelirin %20’yi bulduğunu belirten yetkililer, günümüzde bu ürünün adeta ekonomik yük haline geldiğini söylüyor. Ancak doğallığı, sağlıklı yapısı ve yerel üretime dayalı olması sebebiyle yapağı hala kıymetli bir kaynak. Öğrenciler, bu geleneği yaşatarak hem doğal üretimi hem de hayvancılık kültürünü yeniden canlandırmayı amaçlıyor.

Öğrenciler Anlatıyor: “Sahada Öğrendik, Ön Yargılarımızı Aştık”

2. sınıf öğrencisi Azra Ateş’in sözleri, eğitimin gücünü gözler önüne seriyor:

“Bu uygulama sayesinde çiftlik hayvanlarına karşı olan önyargımı yıktım. Gerçekten sahada olmak, koyunlarla birebir çalışmak bize çok şey kazandırıyor.”