Bu karara göre, emeklilerin kredi borçlarına karşılık olarak emekli
maaşlarına bloke konulabilmesinin önü açıldı. Ancak bu işlem için emeklinin açık ve
yazılı rızası şart olacak. Karar, Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Kredi borcu olan emekliye kötü haber mi?
Av. Enes SENCER’e göre, bu kararın özü aslında tarafların iradesine dayanıyor. "Uzun
yıllardır emekli maaşlarının haczedilemeyeceği kabul edilirdi. Ancak artık kredi
sözleşmesi sırasında emekli, bankaya yazılı olarak rıza verirse, bu rıza geçerli kabul
edilecek. Banka da bu onaya dayanarak maaşa bloke koyabilecek," diyor.
Sözleşme özgürlüğü ve Anayasa vurgusu
Yargıtay, kararının gerekçesinde Anayasa’nın 48. maddesi olan "sözleşme özgürlüğü"
ilkesine atıfta bulundu. Tarafların özgür iradesiyle kurulan sözleşmelere saygı duyulması
gerektiğini belirten yüksek mahkeme, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık
Sigortası Kanunu’ndaki “borçlunun muvafakati” ifadesini de esas aldı.
Her emekliye bloke uygulanacak mı?
Hayır. Av. Enes SENCER, “Burada kritik olan nokta, bankaya imzalanan sözleşmeyle
‘blokeye izin veriyorum’ şeklinde açık bir yetki verilmiş olmasıdır. Aksi halde, emekli
maaşına keyfi biçimde bloke konulamaz. Bu durum bankacılık uygulamalarında
sözleşmelerin içeriğine verilen önemi artıracak” diyor.
Ne kadar bloke edilecek, sınır ne?
Yargıtay kararında maaşın ne kadarına bloke konulabileceğine dair açık bir sınır
belirtilmedi. Bu durumun gelecekte yeni uyuşmazlıklara neden olabileceğini ifade eden
SENCER, “Örneğin, bir emeklinin maaşı 20 bin TL, ancak aylık kredi taksiti 23 bin TL ise
ne kadarının bloke edileceği, bu konuda sınır olup olmayacağı ayrı bir tartışma
yaratacaktır” diye uyarıyor.
Uygulamada ne değişecek?
Artık bankalar, sadece açık rıza beyanı içeren kredi sözleşmeleri çerçevesinde maaş
blokesi koyabilecek. Av. Enes SENCER, “Burada önemli olan emeklinin bilinçli şekilde
rıza göstermesidir. Eğer sözleşme matbu ve belirsiz ifadeler içeriyorsa, bu durum yargıya
taşındığında emekli lehine yorumlanabilir” değerlendirmesini yapıyor.
Av. Enes SENCER'in yorumu: Bu karar, sözleşme serbestîsi ilkesi ile sosyal devlet
anlayışını yeniden karşı karşıya getirmiştir. Hukuki açıdan önemli olmakla birlikte,
emeklilerin ekonomik kırılganlığı dikkate alındığında, rıza beyanlarının ne ölçüde bilinçli
verildiği ileride davaların konusunu oluşturacaktır.