Hastalığın ciddi sonuçlara yol açabileceğini belirten Baygül, özellikle uzun yol şoförleri için büyük bir tehlike oluşturduğunu vurguladı.
Solunum duruyor, yaşam riske giriyor
Uyku apnesi, uyku sırasında üst solunum yollarının daralması ya da tamamen kapanması sonucu kişinin nefes almasının geçici olarak durmasıyla ortaya çıkıyor. Bu kesintiler gece boyunca onlarca, hatta yüzlerce kez yaşanabiliyor. Solunumun durduğu bu anlarda kandaki oksijen seviyesi düşüyor, kalp ritmi bozulabiliyor ve hayati risk oluşabiliyor.
Bir gecelik test, yıllarca konfor
15 yıldır uyku apnesi tanısıyla solunum cihazı kullanan Erdal Karaca, hastalığını eşinin uyarısıyla fark ettiğini belirtti. Karaca, “Eşim sürekli çok fazla horladığımı söylüyordu. Uyku testine girdim. Tanı konduktan sonra cihaz verildi. O günden sonra rahat uyumaya başladım. Cihazı kullanmadan önce sanki boğuluyormuşum gibi uyanıyordum. Şimdi hiçbir şikayetim yok” dedi.
Karaca, cihazı kullanmadan önce eşinin her gece başında nöbet tuttuğunu anlattı: “Eşim nefesimi dinlerdi, durduğum anlarda panik yaşardık. Cihazdan sonra ikimiz de rahat ettik.”
Tanı ve tedavi nasıl uygulanıyor?
Uzman Dr. Asaf Baygül, tanı sürecinde hastaların bir gece boyunca uyku laboratuvarında takip edildiğini anlattı. Bu süreçte hastanın uyku sırasındaki solunum düzeni, oksijen seviyeleri ve horlama durumu inceleniyor. Baygül, “Uyku apnesinin hafif, orta ve ağır seviyeleri bulunur. Hafif vakalarda ağız içi aparatlar öneriyoruz. Orta ve ağır vakalarda ise CPAP adı verilen solunum cihazı ile tedavi uygulanıyor” ifadelerini kullandı.
En yaygın üç belirtiye dikkat
Baygül, uyku apnesinin üç temel belirtisinin olduğunu vurguladı:
Yoğun horlama: Basit horlamadan farklı olarak yan odalardan duyulabilecek kadar şiddetli olabilir.
Apne atakları: Uyku sırasında nefesin geçici olarak tamamen durması ve ardından ani şekilde tekrar başlaması. Bu durumu çoğu zaman hasta fark etmiyor; yanındaki kişi uyarıyor.
Gündüz uykululuk hali: Televizyon izlerken, kitap okurken, toplantı esnasında hatta araç kullanırken aniden uykuya dalma.
Risk grubu kimlerden oluşuyor?
Uyku apnesi özellikle 50 yaş üzeri erkeklerde daha sık görülüyor. Baygül, “Boyun çevresi kalın olan, kilolu bireyler, sigara ve alkol kullananlar risk altında. Kadınlarda da görülse de erkeklerde daha yaygın” dedi.
Ciddi sonuçlar doğurabiliyor
Tedavi edilmeyen uyku apnesinin ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirten Baygül, “Tansiyon ilaçlarına yanıt vermeyen hipertansiyon, kalp krizi, felç ve ani ölüm riski oluşturur. Özellikle gece uykuda solunum durmaları hayati tehlike yaratır. Ayrıca uzun yol şoförleri için direksiyon başında uyuklamaya yol açarak ciddi trafik kazalarına neden olabilir” diye konuştu.
Sonuç: Basit bir horlama sanılmamalı
Uyku apnesi toplumda basit horlama olarak algılansa da hayati tehlikeye yol açabilecek ciddi bir hastalık. Uzmanlar, belirtileri yaşayan kişilerin vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurarak tanı ve tedavi sürecine başlamaları gerektiğini vurguluyor.