Akıl ve Fikirle Meşveret

Dürüstlük en kıymetli hazinedir. Kur’an ayetinde: “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!" (Hud: 112. Buyurulmuştur. Bu ayete dayanarak Peygamberimiz (A.S.M) “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!" mealindeki ayet beni ihtiyarlattı. Diyor. Çünkü ehemmiyeti büyüktür. Tam istikameti, doğruluğu emrediyor.

“Dünyayı bir çocuk gibi önyargılarınız olmadan görün.” “Merak ilmin hocasıdır.” “Meraklı olun.” “Beşikten mezara kadar öğrenmekten vazgeçmeyin.”

Kur’an’da “Hala tefekkür etmez misiniz?” Siz hiç düşünmez misiniz?” “Hiç düşünmüyorlar mı?” (Yasin Suresi, 36:68) Gibi tabirlerle akla havale etmek vardır. “Düşünün.” Beşerin bu şiddetli ihtiyacını, dinsizliğin ortaya çıkması ile dünyanın kıtaları ve devletleri birer insan gibi hissetmeye başlamışlar.

Hem Kur'ân ayetlerinin başlarında ve sonlarında insanlığı aklına havale eder, "Aklına bak" der. "Fikrine, kalbine müracaat et, meşveret et, onunla görüş ki bu hakikati bilesin" diyor. Bazı âyetlerin başında ve sonlarında diyor ki: "Neden bakmıyorsunuz? İbret almıyorsunuz? Bakınız ki, hakikati bilesiniz." "Biliniz" ve "Bil" hakikatine dikkat et.

"Acaba neden insanlar bilemiyorlar, cehl-i mürekkebe (Bilmemekle beraber, bilmediğini de bilmemeye) düşüyorlar? Neden akıl erdirmiyorlar, akıllarına başlarına almıyorlar? Neden bakmıyorlar, hakkı görmeye kör olmuşlar? Neden insan hayatının başından geçen hallerde, kainattaki hadiseleri hatırlama ve tefekkür etmiyor ki, istikamet yolunu bulsun?

Neden tefekkür etmiyorlar? Ve bir şeyin sonunu, hakikatini düşünmüyorlar? Ve aklen muhakeme etmiyorlar? Sapıklığa düşüyorlar?

Ey insanlar, ibret alınız! Geçmiş asırlardan ibret alıp gelecek manevi belâlardan kurtulmaya çalışınız" manasına gelen ayetlerin bu cümlelerine kıyaslama yaparak, çok ayetlerde, Kur’an beşeri, aklına, fikriyle meşverete havale ediyor.

Gerçekten bilmenin tek yolu denemektir. Hata yapın. Öğrenin. Sonra tekrar deneyin.

Aldığım en iyi tavsiye “risk, arkadaşınızdır” şeklinde. Pek çok insan riski kaçınılması gereken bir şey olarak görür ancak biz bunu fırsat olarak değerlendirmeliyiz. Tarihe dönüp baktığınızda ve halen içinde yaşadığımız dünyayı etkilemiş olan insanları düşündüğünüzde, cüretkâr olanların, var olanı bozanın ve bilinmeyene doğru maceraya atılanın başarılı olduğunu görürsünüz. Belki bazen başarısız olacaksınız ama zaten sonuç olarak hiç risk almamanız halinde de aynı olumsuz tabloyla karşı karşıya kalacaktınız. Hiç risk almamak hiçbir iş yapmamaktır. Hayata gelmekle bir risk almış oluyoruz. Düşük de olsa yürümek dahi bir risktir.

CV’lerimizin, biyografilerimizin başarılarımızı, ödüllerimizi vs ortaya koyması anlaşılabilir bir durum. Bu da güzel bir şey! Bununla birlikte bizleri genellikle şekillendiren, bize yol gösterenler başarısızlıklarımız, fiyaskolarımız ve hatta paramparça oluşlarımızdır. İşte bunlar bizi “biz yapan” şeylerdir. İnsanların gözlerinin içine bakın. Göz kalbin aynasıdır. (https://serkanuygur.com.tr/2017/12/08/ceolardan-tavsiyeler/)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri