Şener Üşümezsoy, Balıkesir-Sındırgı Depremi Tahmininde Nokta Atışı Yaptı

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde 10 Ağustos 2025 tarihinde meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki deprem, bölgede fay hatlarının aktif olduğuna dair uzun süredir uyarılarda bulunan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’un öngörülerini doğruladı.

İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi olan Üşümezsoy, birkaç hafta önce katıldığı bir televizyon programında Sındırgı ve çevresinde büyük bir deprem olasılığına dikkat çekmişti.

Sındırgı Depremi ve Bölgedeki Fay Hatları

Balıkesir-Sındırgı’da yaşanan deprem, Simav-Gediz-Emet-Sındırgı hattındaki fayların aktif olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Üşümezsoy, Emel Özuğur’un Youtube programında yaptığı açıklamalarda, bu bölgede özellikle Simav, Gediz ve Demirci çevresinde sık sık sarsıntıların yaşandığını ve coğrafi yapının bu fay hatlarını tetiklediğini belirtmişti.

“Simav Dağı yükseliyor, Demirci Türkmendağı yükseliyor, öndeki havza ise çökmekte. Bu durum, alttaki fay hatlarında kırılmalar meydana getiriyor.” diyen Üşümezsoy, özellikle Gediz bölgesinde 1970 yılında yaşanan 7,1 büyüklüğündeki büyük depremin ardından halen bu fay hattının hareketli olduğunu vurguladı. Aynı şekilde Demirci ve Simav’da da orta şiddette depremlerin sıkça kaydedildiğini aktardı.

İstanbul İçin Farklı Görüş

Türkiye’de deprem uzmanlarının çoğu, İstanbul ve çevresinde 7’nin üzerinde büyüklükte bir deprem olabileceği yönünde uyarılar yaparken, Üşümezsoy bu konuda daha temkinli bir yaklaşım sergiliyor. İstanbul’da 7’den büyük bir depremin beklenmediğini ifade ederek, bölgedeki fayların yapısı ve gerilim birikimiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bu görüş, deprem riski yönetimi ve halkın bilinçlendirilmesi açısından farklı bir perspektif sunuyor.

Sındırgı Depremi Sonrası Bölgedeki Durum

Sındırgı’daki 6,1 büyüklüğündeki deprem, bölge halkında ciddi endişe yaratırken, Üşümezsoy’un öngörüsü bilim çevrelerinde de tartışma konusu oldu. Depremin ardından yapılan incelemelerde, kırılan fay hattının Simav-Gediz-Emet-Sındırgı hattının bir parçası olduğu teyit edildi. Bölgedeki yerel yönetimler ve AFAD, hasar tespiti ve yardım çalışmalarını hızlıca başlatırken, uzmanlar yeni depremlere karşı uyarılarda bulundu.

Uzun Vadeli Risk ve Önlemler

Prof. Dr. Üşümezsoy, Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığını ve özellikle Ege Bölgesi ile çevresinde fay hatlarının sürekli aktif olduğunu hatırlatarak, bölgesel risklerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. “Büyük depremler birkaç yüz yılda bir yaşanabilir, ancak orta büyüklükteki depremler sık ve bölgesel yıkım yaratabilir.” diyen Üşümezsoy, deprem öncesi hazırlıkların artırılması, yapıların güçlendirilmesi ve erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri