Türkiye’de en çok mültecinin bulunduğu şehirlerden biri olan Gaziantep’te, savaşın etkisiyle yeni bir göç dalgası ihtimali konuşulmaya başlandı.
Gaziantep’te İranlı Hareketlilik Gözleniyor
Kentte ikamet eden yaklaşık 12 bin İranlının, savaş nedeniyle ülkelerindeki yakınlarını Gaziantep’e getirmek için harekete geçtiği öne sürüldü. Bu iddia, şehirde yaşayan vatandaşlar arasında endişe yarattı. Bazı Gaziantepliler, “Suriyelilerden sonra bir de İranlılar gelirse bu şehir bu yükü kaldıramaz” diyerek tepki gösterdi.
İran’dan Türkiye’ye karayolu ile geçişlerin planlandığı, göçmenlerin Hakkari ve Van üzerinden Gaziantep’e ulaşmayı hedeflediği belirtiliyor.
Sanayiciler Savaşın Ekonomik Etkilerinden Endişeli
Gaziantepli sanayiciler de İsrail-İran çatışmasından olumsuz etkilendi. İran’da yatırımları bulunan iş insanları, üretim süreçlerinde aksamalar yaşandığını ve ihracatın sekteye uğradığını belirtti.
Özellikle Irak’a yapılan ihracatta yaşanan sorunlar dikkat çekiyor. Güvenlik gerekçesiyle Bağdat’a yapılan direkt uçuşların iptal edilmesi, Gaziantep Havalimanı üzerinden yürütülen iş bağlantılarını büyük ölçüde durma noktasına getirdi.
Ticaret Zora Girdi
Gaziantep’ten Irak’a tekstil, ayakkabı, plastik ve gıda ürünleri başta olmak üzere önemli miktarda ihracat yapılıyor. Ancak uçuşların durmasıyla birlikte yüz yüze ticari görüşmeler yapılamıyor. İş dünyası, ticaretin sekteye uğramaması için alternatif ulaşım yolları ararken, savaşın uzun vadede bölge ekonomisine daha büyük zararlar verebileceği uyarısında bulunuyor.
Yetkililer Hazırlıklarını Gözden Geçiriyor
Sınır geçişleri ve olası göç hareketliliğine karşı Gaziantep’teki yetkili kurumların acil eylem planlarını gözden geçirdiği öğrenildi. Ancak vatandaşlar, hem sosyal yapının hem de ekonomik dengenin daha fazla bozulmaması için önleyici adımların bir an önce atılmasını talep ediyor.
Gaziantep, Yeni Bir Krizin Eşiğinde mi?
Gaziantep, hem ticaretin hem göçün odak noktası olarak kritik bir sınavdan geçiyor. Şehirdeki demografik yapının daha da değişmesinden endişe duyan halk, devletin ve yerel yönetimlerin süreci yakından takip etmesini ve önlem almasını bekliyor.