Şanlıurfa’nın Gaziantep sınırında yer alan Birecik ilçesinde uzun süredir gündemde olan “Gaziantep’e bağlanma” talebi, yaşanan bir yangın olayı sonrası bir kez daha kamuoyunun gündemine oturdu.
Çoğan Mahallesi’ndeki TOKİ konutlarında çıkan yangın sonrası Gaziantep’ten gelen itfaiye ekiplerinin müdahalesi, bölge halkının sesini yeniden yükseltmesine neden oldu.
İMDADA GAZİANTEP YETİŞTİ
Olay, Birecik ilçesine bağlı Çoğan Mahallesi’nde 5 katlı TOKİ binasının en üst katında meydana geldi. Elektrik kontağından çıktığı belirtilen yangın, kısa sürede büyüyünce bina tahliye edildi.
İlk etapta Şanlıurfa ekipleri müdahaleye başladı ancak yangının kontrol altına alınmasında Gaziantep’in Nizip ilçesinden gelen destek ekipleri belirleyici oldu. 3 saat süren müdahale sonunda alevler kontrol altına alındı. Neyse ki olayda can kaybı ya da yaralanma yaşanmadı.
BİRECİKLİLER YİNE SESLENDİ: “BİZ ZATEN GAZİANTEP’TE YAŞIYORUZ”
Yangının ardından olay yerine gelen ve gelişmeleri takip eden vatandaşlar, “Neden Gaziantep’e bağlanmak istediğimizi şimdi daha iyi anladınız mı?” diyerek bir kez daha seslerini duyurmaya çalıştı.
Vatandaşların tepkisi şu şekildeydi:
“Şanlıurfa bizim memleketimiz ama çok uzak. En küçük resmi işte bile Gaziantep’e gidiyoruz. Hastane, alışveriş, sosyal yaşam… Hepsi Gaziantep’te. Artık idari olarak da oraya bağlanmak istiyoruz. Bu sadece bir yangın değil, yıllardır süren ulaşım ve hizmet eksikliğinin sonucu.”
“Birecik, coğrafi olarak Gaziantep’e komşu. Gaziantep’teki ekipler 15 dakikada yetişiyor. Ama Şanlıurfa’dan beklesek çok geç olurdu.”
CUMHURBAŞKANLIĞINA DİLEKÇE BİLE GÖNDERİLDİ
Birecik halkının bu talebi yeni değil. Daha önce defalarca yerel yönetimlere ve Ankara’ya ulaştırılan bu istek için vatandaşlar tarafından Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) dilekçeler gönderildi. Sosyal medyada da sık sık gündeme gelen bu çağrı, yangın olayının ardından yeniden geniş yankı uyandırdı.
UZMANLAR NE DİYOR?
Yerel yönetim uzmanları, bazı ilçelerin coğrafi yakınlık ve hizmet alma kolaylığı nedeniyle idari değişiklik taleplerinin “yeni bir il haritası tartışmasına” neden olabileceğini belirtiyor. Ancak bu tür konuların uzun vadeli demografik, ekonomik ve siyasi analizlerle değerlendirileceği ifade ediliyor.