Ferat Karataşlı

Ferat Karataşlı

'Mucize' kurtuluşlar

Hep düşünmüşümdür sevgi olmayınca yaşamın yaşanırlığını. İçi boş, kin ve nefret söylemi. İnsan olmanın onuru nerde diye düşünür, sonra hayallere dalar ve hissetmeye başlarım.

Bir Anadolu insanı olarak duygu ve düşüncelerimizin paramparça olduğu “EKİM” ayı içerisinde bir gündü.

Bazı olayların ve mucizelerin gerçekleştiği dünden bugüne hele bir okuyalım da bizleri nerelerden nerelere dolaştırıyor, hangi hislere ulaştırıp, nerelere kanatlandırıyor! Târihte, coğrafyada, köşede-bucakta götürmedik, uğramadık yer kalacak mı bir göz atıp bakalım.

Büyük felaketler, bir yandan çok sayıda can kaybına yol açarken bir yandan da 'mucize' kurtuluşlara da sahne oldu…

Erzincan'da 13 Mart 1992'de meydana gelen depremde görev yaptığı SSK Hastanesi'nin 5'inci katındaki lojmanda kalan hemşire Nurcan Eraslan, tam 8 gün sonra enkaz altından çıkarılmıştı. Üçüncü katta sıkışan ve enkaz boşluklarından sızan havayla nefes alabilen Nurcan Eraslan, sağlıkçı olmanın tecrübesiyle idrarını ve sızan yağmur damlalarını içerek hayatta kalmıştı.

Marmara depreminde İstanbul Sefaköy'de 7 katlı bir binanın enkazından yaralı kurtarılan Ömür Kınay da 17 Ağustos depreminin simge isimlerinden biri olmuştu. Kurtarma çalışmaları sırasında boynu yan yatmış halde çekilen fotoğraflarıyla akıllarda yer edinenÖmür Kınay, mucize yaşamlar listesindeki yerini almış oldu.

Diyarbakır'da 8 Ocak 2003'te piste çakılan THY uçağından sağ kurtulan Murat Karamutlu, Burak Altındağ, Aliye İl, Celal Tokmak ve Gencer Güneş, hayata ikinci kez "merhaba" demişlerdi. Düşen uçaktan kurtuluşun hikayesi olarak tarihe geçti.

Elazığ'ın Kovancılar ilçesine bağlı Okçular köyünde 9 Mart 2010'da meydana gelen depremde, enkaz altından çıkartılan Keko Çiçek, yaralı olmasına rağmen koşarak enkaz altındaki annesini çıkartmak istemişti. Bu görüntüleriyle Türkiye'yi gözyaşlarına boğan küçük Keko, Elazığ depreminin simge ismi olmuştu.

Soma'daki maden faciasında kurtarıldıktan sonra ambulansa bindirildiği sırada hemşireye "çizmelerimi çıkarayım mı sedye kirlenmesin"diye sorarak, Anadolu insanının naifliğini bir kez daha ortaya koyan ve tüm ülkeyi gözyaşlarına boğan maden işçisi Fatih Ocay, facianın da simge isimlerinden biri oldu. Yine yangının olduğu bölümde yardım beklediği sırada boruları delerek oksijen almaya çalışan Fatih Ocay, bu yöntemle hem kendisinin hem de 4 arkadaşının yaşama tutunmasını sağladı.

Soma'da yaşanan bu örnekler, geçmiş yıllarda "nefes"e ulaşmak için verdikleri mücadelelerle felaketlerden mucize eseri sağ kurtulan isimleri yeniden akıllara getirdi.

Yer altından çıkarılınca "beni değil Mahmut'u kurtarın onun karısı hamile" diyen maden işçisi de sözleriyle "dost ve fedakârlığın" timsali oldu.

Enkaz altından kaçan kuş, yaşamın habercisi oldu. Yalova'nın Çınarcık ilçesinde, göçük altından uçan minik bir kuş, genç bir kızın, 80 saat kaldığı enkaz altından yaşama döndürülmesinin adeta habercisi olmuştu. Enkaz kaldırma çalışmaları sırasında göçük altında kalan bir kuşun uçtuğunu gören ekipler,bölgede hassas bir çalışma başlatmış, yapılan çalışmanın sonucunda 14 yaşındaki Elif Gündüz enkazdan sağ çıkartılmıştı.

Van'da 23 Ekim 2011'de yaşanan depremden 48 saat sonra sağ olarak çıkarılan "Azra" bebek," mucize kurtuluşun ve umudun simgesi olmuştu

Ve son olarak 30 EKİM 2020'de 6,6 büyüklüğündekiİzmir depreminde çok sayıda can kaybı yaşandı.Enkaz altındaki arama kurtarma çalışmalarından güzel haberlerde geldi. 58'inci ve 65'inci saatlerde mucize kurtuluşlar yaşandı. 58'inci saatte enkazdan 14 yaşındaki İdil Şirin yaralı çıkarıldı. 65'inci saatte enkaz altında kalan 3 yaşındaki Elif Perinçek sağ olarak çıkarıldı. Umutları tükenmeye başladığı anda İzmir'de deprem sonrası enkazdan çıkarılan 107. kişi olan Ayda Gezgin'e ulaşıp kurtaran ekipteki İbrahim Topal, "Sanki enkazdan değil, yeni banyosunu yapmış, havlusuna sarılmış gibiydi." dedi.

VE…Rızabey apartmanında 91 saat sonra umudun adı Ayla bebek oldu .

Senin sesini duyuran, seni acıktırmayan, susuz bırakmayan, seni güldüren Rabbime hamdü senalar olsun.

Ayrıca;

Depremin 98 santimlik kahramanından da bahsetmek istiyorum. Koca yürekli, adam gibi adam herkesin gönlünde yer aldığı gibi bizlerde de unutulmayacak yerini aldı.

Türkiye’mizin 3.büyük kentinde enkaz çalışmaları sırasında; arama ve kurtarma çalışmalarına katılan ve dirilmesi mümkün görünmeyen, dehlizlere korkusuzca sürünerek dalan DEV gibi bir ADAM.

İzmir Depremi olduğunda kendisi İstanbul’da hemen otobüs biletini cebinden alıyor ver elini İZMİR. Çağıran da yok aslında. 4 gün uyumadan gece gündüz enkazın altında canlı arıyor. Önemli bir avantajı var ve onu bildiği için yardıma koşuyor zaten. Normal boydaki insanların ulaşamadığı enkaz altındaki boşluklara, dehlizlere vücut avantajıyla kolayca gidebiliyor. O dehlizleri ki, girebilmeye yürek ister. Cesur bildiğimiz insanlardan en az 10 misli büyük yürek var onda. YÜREK 100 okka, boyu 98 cm Adı: Rıdvan Çelik.

Televizyon ve Basında bu görüntülerde tüyleri kalkmayan, gözleri dolmayan insanlardan korusun Allah dünyamızı,

. Ve sonra dedim ki; Ne kadar Büyük ve Necip bir millet olduğumuzu bir kez daha ve bir kez daha gördüm. Rabbim bu millete hiçbir zaman zeval vermesin, vermek isteyenlere de fırsat vermesin.

Acizler için imkânsız, korkaklar için müthiş gözüken şeyler, Kahramanlar için idealdir. İzmir’de bir cana daha ulaşmanın umudu ve bitmek bilmeyen bir azim ve gayret ile omuz omuza görev ifade eden bütün arama kurtarma ekiplerimize KAHRAMANLARIMIZA, sonsuz teşekkürler, iyi ki varsınız. Farklı illerde olsak da onların acısı, bizim acımız sevinç gözyaşları da bizlerin gözyaşı ve sevinci oldu. Nerede bir can ölse, Oralı olur yüreğim. Olmazsa insan olmaz yüreğim. Her şey Gönlünüzce olsun, Sağlıcakla …

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ferat Karataşlı Arşivi