Süper ligte bir kulüp düşünün...!
15 maçta sadece 9 puan topluyor.
Teknik direktörü maaş alamadım diye ekranlardan tüm Türkiye'ye kulübü jurnalliyor. Sonra kendisine noterden aldığı paralara karşılık ihtar çekilince özür diliyor.
Sivasspor maçının başından sonuna kadar istifa hatta rakip takım taraftarları bile aynı tezahüratı yapıyor.
Bir ayda iki kongre yapılıyor, başkan bir hafta devam edip, ikinci hafta anahtarı valiliğe teslim ediyor.
Takımın son bir aydaki idmanına, tesisine, maçına, deplasmanına bir allahın kulu gitmiyor ve koskoca marka şehrin takımını gariban ücretli Ayhan Kaya temsil ediyor.
10 gün içerisinde üç başkan adayı görünürde, 33 başkan adayı reklam ve reyting için apronda bekliyor. Kulübün mali bilançosu, kısaca kozmik odası herkesin diline düşüyor.
Ve belkide sezonun en önemli maçı olan Sivasspor maçında takımı ne otelde, ne otobüste, ne stadda, ne soyunma odasında kimse selam bile vermiyor.
Oysa bu takım çok değil üç yıl önce İstanbul'da bu lige çıkmak için ne mücadeleler vermişti, ramazan ayı olmasına rağmen on binler İstanbul Başakşehir stadına akmıştı. Şampiyon olduğunda 7'den 77'ye herkes ağlamıştı. Üstü açık otobüsle şehir turu atılmış ve otobüsün üstünde aklınıza hangi ünlü Gaziantepli varsa oradaydı.
Şimdi bu ligte takım vebalı, aidsli gibi herkesin kaçtığı hale geldi.
Geçen yazdığım gibi bu takımın sorunu para değil, akıl ve futbol bilgisi. Bu işlerin Erol Bulut ile gitmeyeceğini kendisi ile bir yıl iç saha, antreman, kamp, deplasman çalışan futbol şube sorumluları Erhan Özmen ve Fikret Kileci geçen sezon bitiminde açıkladılar. Kendisinin yaptığı 14 transferin kulübü nasıl borca soktuğunu ve zarara uğrattığını belirterek gönderilmesi gerektiğini belirttiler. Ama başkan ve yönetim kurulu üyeleri Özmen ve Kileci yerine Erol Bulut'u tercih ettiler. Bunun üzerine ikiside istifa ederek kulübe veda ettiler.
Ertesi sezon sanki geçen yıl bomba transferleri yapan Erol Bulut ve ekibi değilmiş gibi sadece transferi değil sanki kulübün anahtarını kendisine teslim ettiler. Gelinen nokta yukarıda daha bu şehir ve kulüp menfaati için yazmadığım ne olumsuzluklar var.
Sayın Şahin ve Gül ;
Lütfen artık şu başkan ve yönetim arama işine son verin ve yıllardır hemen hemen Gaziantep'in tüm STK'larında görev yapan, halende İhracatçılar Birliği Başkanlığını yapan Fikret Kileci ile Türkiye ve Gaziantep Un Sanayicileri başkanlığını yapan Özmen'i getirin kulübün başına. Bu ikili yıllardır bu kulübün ve futbolun içerisindeler, ayrıca bu şehrin dinamiklerini, futbol aklınıda, yönetimsel olarak biliyorlar.
Hep eleştiriyorsun, çözüm ne diyenlere.
İşte Özmen ve Kileci formülü.