VÜCUD İKLİMİNİN SULTANI SENSİN
Kentimiz musiki kültürünün baş aktörü olan Gaziantep Türk Musikisi Derneğinin konserlerine uzun zamandır katılamıyordum. 70.yıl özel konseri için davet alınca koşa koşa gittim. Hayli kalabalıktı. Fuayedeki derneğin kilometre taşlarını gösteren sergi derneğin neden baş aktör olduğunu ispatlıyor.
Tanburi Büyük Osman Bey’in Nihavent peşrevi ile başladı konser. İsmail Hakkı Bey’in “Seni Hükm-i ezel aşub-i devran etmek istermiş”, Udi Arşak efendi’den “Ey nihal-i emelimde sararan pembe çiçek”, Lemi Atlı’nın “Bin gül çıkarırdım sana kalbimdeki külden” ve Şerif İçli’nin “Gece sahilden açıp sandalı enginlere biz” şarkılarını dinledik korodan.
Ud ile Necip Nalçacı ve ney’le Mete Ateş birlikte çok güzel bir taksim dinletti. S.Uğur Özatay “Vücud ikliminin sultanı sensin..” şarkısına harika sesi, jest ve mimikleri ile yeniden hayat verdi. A.İhsan Kaya dan sonra sahne alan Esat Halat eski formundan uzak gözüktü.
Konsere ısınamayan dinleyiciyi Ökkeş Güdemez harika yorumu ile kendine getirdi. İlk bölüm korodan dinlediğimiz şarkılarla sona erdi.
İkinci bölümde derneğin onursal üyelerinin eserleri seslendirildi. Derneğin kurucusu Dr.Cemil Özbal’ın hüzzam saz semaisi ile başladı bu bölüm. Ruhu şad olmuştur. Avni Anıl’ın “Ömrümüzün son saati çalmadan gel” şarkısı ile Turhan Kıymık harika bir performans sergiledi. Mustafa Yılmaz, Mustafa Mizmizlioğlu ve Mahmut Büyükdişli-Ö.Alper Eralp ikilisinden sonra Şahika İncioğlu “Gittiğin yolları yakın sanarak”, Meltem Urfalıoğlu “Geçmesin günümüz sevgilim yasla” ile hayli alkış aldılar.
“Ne bildim kıymetin, ne bildin kıymetim” ile Berrin Özpineci büyülü sesiyle hepimizi aldı başka dünyalara götürdü. Ve Asiye Işık “Kalbe dolan o ilk bakış” ta ki performansı ile “kadın solistler daha başarılı” dedirtti bize.
Konser Halil Karaduman’ın “Yıllar var ki biz seninle”, Avni Anıl’ın “İçimde nice uzun yılların özlemi var şarkısı ile sona erdi.
Yıllardır derneği ayakta tutmaya çalışan Şef Muhtar Küçükkömürcü’yü kuruculara ve onursal üyelere gösterdiği vefa için yürekten kutlarım.
Bu arada konserden çıkarken geçmiş konserler kadar coşkulu olmadığımı fark ettim. Konser devam ederken girip çıkan koro üyeleri, ilk ve ikinci bölüm sırasında salonu terk eden izleyiciler üzdü beni. Sazendeler ve korunun yaş ortalaması devamlı yükseldiğinden veteran korusu olmuş.70 nci yıl konserine daha iyi hazırlanılmalıydı ve özellikle erkek solistler daha iyi seçilmeliydi diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Ne dersin şefim..?

GAZETECİ OLAMIYORUM..(!)
Sabah Gazetesi sahibi Aykut Tuzcu’nun18 Ocak 1985 te “Yazmaz mısın?” diye sorması ile başladı yazarlık serüvenim. 22 Eylül 1991 de Hürriyet Gazetesi bölge Müdürü İskender Ayvalık’ın teklifi ile orada yazmaya başladım. 16 Aralık 1997’e kadar devam ettim. 1998-2002 yeniden Sabah’a dönüş oldu. Ve 2003 te daha önceden televizyonda yorum yaptığım Olay Gazetesinde yazılarıma devam ettim… ediyorum.
İlk yerel TV olan Şekabel’de 1992 de Kemal Antepe ile spor yorumları yaptım. Onun öncesinde TRT Gap Diyarbakır Televizyonu için 1989-91 seri röportajlar ve yorumlar, Yaprak, GRT, Gaziantep 27 ve Olay TV de yıllardır süre gelen yorumlar. TRT Diyarbakır Gap Radyosunda 2000 yılından beri aralıksız devam haftalık yorum yapma şansım oldu.
Bunca yıl sonra Gaziantepspor, Sankospor, B.Şehir Belediyespor, Gaskispor, Gazişehir, GF Kulüblerindeki kaç başkan, kaç teknik adamla beraber çalıştım hatırlayamıyorum. Deplasmanlar, kamplar, antrenmanlar ve izlediğim maçların sayısını bile unuttum.
Yazılarımla Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından Fıkra makale ve araştırma inceleme dalında ödüller aldım. Ayrıca çeşitli basın özendirme yarışmalarında onlarca ödül kazandım.
Aandolu Basın Birliği Gaziantep Şubesinde çeşitli görevler yaptım. ASGD Gaziantep Şubesi Kurucu üyesi, Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti üyesiyim. Üç dönem Anadolu Basın Birliği Genel Merkezi Genel Başkan Yardımcılığı görevi yaptım.
Gazetecilikte 38.nci yılımı kutladığım şu günlerde 2000 den fazla makale, röportaj, araştırma inceleme yazısının gururunu taşıyorum.
Ömründe spor yazısı yazmamış, büyük takımların maçları hariç stada gitmemiş, (!) nin manasından habersiz insanların TSYD üyesi ve gazeteci kimliği taşıdığı ülkemde, tüm bu başarılı gazetecilik geçmişime rağmen gazeteci ve spor yazarı sayılmıyorum.
Güler misin..Ağlarmısın..?
Gülüyorum tabii. Çünkü okurlarımızın bize spor yazarı apoletini takalı yıllar oldu. Varsın rozetleri onların olsun.

KARGAYI GÜLDÜRENLER
• Prof.Dr. Metin Pişkin: “20 milyon ilk, orta, lise öğrencisinden 2 milyonu her gün fiziksel, sözlü ve farklı zorbalık türlerine maruz kalıyor” dedi.
• Oyuncu Pelin Karahan “Evlenip çocuk sahibi olduktan sonra insanların kafasında, artık bir şey yapamazsın oyunculuk yapmana gerek yok. Anne oldun düşüncesi doğdu. Bu beni rahatsız ediyor” dedi.
• Sergen Yalçın: “Avrupa’ya transfer olmak öyle kolay değil. Bayern Münih beni alacaktı, adamlar beni bir araştırmışlar, almaktan vazgeçtiler “ dedi.
• Oyuncu Cansel Elçin Kartalkaya’da bornozla kayak yaptığı anları sosyal medya hesabında paylaştı. Hayranları da “Helal olsun her sene adından söz ettiriyorsun. Dikkat et üşüme” yorumların da bulundu.
• Süper lig takımlarından Alanyaspor kazandığı maçlarda topa sahip olma oranı yüzde 48, kaybettiği maçlarda bu oran yüzde 63
• Yönetmenliğini Guy Ritchie’nin yaptığı Hollywod filminde rol alan Kaan Urgancıoğlu;
Türkiye ile Hollywod arasında fark olmadığını söyledi
• İngiliz prensesi Diana’nın ikonik kıyafetlerinden olan mor renkli kadife elbisesi müzayedeye çıkarıldı. Victor Edelstein tasarımı olan elbisenin 120 bin dolara alıcı bulması bekleniyor.