Sigara Bağımlılığı Nedir?

Madde bağımlılığı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından “kişinin kullanmakta olduğu psikoaktif maddeyi daha önceden değer verdiği diğer nesnelerden ve uğraşlardan belirgin olarak daha değerli görmesi ve o maddeye çok daha yüksek öncelik tanıması” olarak tanımlanır ve kişinin herhangi bir maddenin kullanımı üzerinde kontrolünü kaybetmesi şeklinde özetlenebilir.

Sigara bağımlılığı olarak bilinen nikotin bağımlılığı ise yine Dünya Sağlık Örgütü tarafından “kişinin düzenli olarak günde 1 sigara tüketmesi” olarak tanımlanmıştır. Sinir sistemi üzerinde uyarıcı etkileri bulunan nikotin tüketimi ile birlikte zaman içerisinde kişide hem fiziksel hem de psikolojik bağımlılık durumu ortaya çıkabilir. Alkol kullanımında aylar, uyuşturucu kullanımında günler içerisinde ortaya çıkan bağımlılık durumu, nikotin kullanımı ile saatler içerisinde gelişir. Kanser, kalp krizi, inme, depresyon gibi çok sayıda ciddi sağlık sorunu ile doğrudan ilişki içerisinde olan sigara tüketiminden kaçınmak, bağımlılık durumunda uzman birimlerden profesyonel destek almak son derece önemlidir.

Sigaranın Zararları Nelerdir?
Sigara tüketimi, başta akciğerler olmak üzere vücudun tüm organlarını olumsuz etkiler ve pek çok vücut sistemi ile ilişkili ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Dünya genelinde her 6 saniyede bir kişinin hayatını kaybetmesinden sorumlu olan sigara ve zararları ile ilişkili sağlık problemleri başlıca şu şekilde sıralanabilir:

Kanser
Sigara içerisinde yüzlercesi zehirli olmak üzere 7000’den fazla kimyasal madde bulunur ve bunların 70’den fazlası doğrudan kanser yapıcı özelliktedir. Sigara tüketimi ve pasif içicilik olarak adlandırılan ikincil sigara dumanı maruziyeti, başta akciğer kanseri olmak üzere pek çok kanser hastalığı ile doğrudan ilişkilidir. Sigara tüketen bir insanın kanser ile ilişkili herhangi bir hastalık sonucunda hayatını kaybetme riski 7 kat artarken, akciğer kanseri ile ilişkili ölüm riski 12 ila 24 kat artış gösterir.

Kalp ve damar hastalıkları
Sigara tüketimi ve sigara dumanı maruziyeti kalp ve damar hastalıklarına yol açan önlenebilir faktörlerden biridir. Sigara dumanında bulunan ve soba ve şofben zehirlenmelerinin sorumlusu olan karbonmonoksit gazı akciğerlerden kana geçer. Doğrudan hemoglobin adlı kan hücrelerine bağlanır. Oksijeni dokulara taşımakla görevli olan bu hücreler karbonmonoksit gazı ile bağlandığında oksijen moleküllerini taşıyamaz ve kanın dokulara oksijen taşıma kapasitesi büyük oranda azalır. Bunun sonucunda kalbin çalışma yükü artar, damar içi kan basıncı yükselir ve kardiyovasküler sistem hastalıkları gelişir. Sigara tüketen kişilerin kalp krizi gibi kardiyovasküler hastalıklar sonucunda hayatını kaybetme riski sigara tüketmeyenlere göre 4 kat daha fazladır.

Solunum sistemi hastalıkları
Sigara dumanından en hızlı ve en yoğun şekilde etkilenen organ şüphesiz ki akciğerlerdir. Solunan duman içerisinde bulunan zararlı kimyasallardan biri olan katran, akciğer dokusunda birikir ve zamanla bu dokularda harabiyete yol açar. Bunun sonucunda solunum kapasitesi azalır ve astım, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi solunum sistemi ile ilişkili ciddi hastalıkların görülme riski artar. Uzun süre sigara kullanımı sonucunda KOAH riskinin %8’den fazla artış gösterdiği söylenebilir.

Cinsel fonksiyonlarda bozulma
Vücutta yer alan tüm hücrelerin eksiksiz şekilde çalışmayı sürdürmesi için her bir hücrenin yeterli oksijen düzeyine sahip olması gerekir. Sigara tüketimi sonucunda kanın oksijen taşıma kapasitesi büyük oranda azalır ve bu durum, tüm vücut sistemlerinde işlev kaybına neden olur. Sigara dumanı ile alınan toksik özellikteki kimyasallar her iki cinsiyette de cinsel fonksiyonlarda bozulmaya yol açar. Yumurtalıklar ve testis üzerinde oldukça zararlı etkileri olan bu kimyasallar aynı zamanda kısırlık riskini artıran önemli faktörlerden biridir. Sigara tüketimi ile gebelik döneminde düşük, plasenta sorunları ve ektopik gebelik gibi üreme sağlığı ile ilişkili sorunlar görülürken gebelik dışında düzensiz adet döngüsü, kemik erimesi, erken menopoz ve jinekolojik kanser riskinde artış meydana gelir.

Böbrek hastalıkları
Sigara dumanı ile vücuda alınan nikotin, metabolize olduktan sonra kotinin adlı farklı bir kimyasal maddeye dönüşür. Vücudun metabolik atıklarından biri olan bu madde, vücuttan idrar yoluyla atılır ancak idrar ile atılana kadar tüm renal sistemden geçer ve bu sırada böbrekler ve diğer yapılar son derece olumsuz etkilenir. Bunun yanı sıra sigara ile ortaya çıkan kan basıncı artışı uzun vadede böbrekler üzerinde ciddi hasarlara ve hatta böbrek yetmezliği tablosuna yol açabilir.

Depresyon
Sigara tüketimi vücudun tüm sistemlerinde olduğu gibi ruh sağlığı üzerinde de fazlasıyla zararlı etkiler gösterir. Sigara tüketen veya pasif içici olarak sigara dumanına maruz kalan kişilerde depresif belirtiler çok daha fazla görülür ve özellikle nikotin düzeyinin hızlı şekilde artıp azalması kişinin depresyona olan yatkınlığını büyük oranda artırır.

Tip 2 diyabet
Sigara tüketimi tip 2 diyabet hastalığına yol açan önemli faktörlerden biridir. Geçmişte sigara kullanan kişilerin tip 2 diyabet hastalığına yakalanma riski %28 oranında artış gösterirken bu sayı halihazırda sigara kullanmaya devam eden kişiler için çok daha yüksektir.

Sigarayı Bırakmanın Sağlık Açısından Faydaları
Sigara tüketimi, vücudun tüm sistemlerini doğrudan etkiler ve çok sayıda sistemik hastalığa neden olur. Kanın oksijen taşıma kapasitesinin azalması hücrelerin oksijensiz kalmasına yol açar ve kalp krizinden depresyona kadar pek çok sağlık problemine yatkınlığı artırır. Ancak sigara kullanımının sonlandırılmasından kısa bir süre sonra kanın oksijen taşıma kapasitesi artar ve vücudun tüm hücreleri yeterli oksijen doygunluğuna ulaşır. Sigarayı bıraktıktan sonraki geçen süre ve sağlık açısından kazanımlar şu şekilde sıralanabilir:

20 dakika içerisinde kan basıncı normale döner; kan dolaşımında düzelme yaşanır.
8 saat sonra kan karbonmonoksit düzeyi azalmaya başlar ve kanın oksijen yoğunluğu artar.
24 saat sonrasında sigara tüketimi ile birlikte 4 kat artmış olan kalp krizi riski azalmaya başlar.
48 saatlik süre sonunda sinir uçlarında görülen harabiyet azalır ve tat ve koku duyularında iyileşme görülür.
2 hafta ile 3 ay arasında kan dolaşımı gelişir; akciğer kapasitesi %30 oranında artar. Yürümek, egzersiz yapmak, merdiven çıkmak çok daha kolaylaşır.
1 ay ile 9 ay arasında sinüslerde ve akciğerde yoğun şekilde bulunan sekresyon azalır; daha sağlıklı nefes alışverişi sağlanır ve kişi çok daha enerjik ve dinç hissetmeye başlar.
Sigarasız geçen 1 yılın sonunda hem kalp hem de damar yapıları büyük oranda iyileşir ve koroner arter hastalığı riski yarı yarıya azalır.
5 yılın sonunda akciğer kanserine bağlı ölüm riski yarıya düşer. İnme riski sigara içmeyen bir insanla aynı seviyede olur. Ağız, boğaz, yemek borusu, pankreas, mesane ve böbrekle ilişkili kanser riskleri azalır.
Sigara bağımlılığının deneyimli merkezlerde, profesyonel yöntemlerle tedavi edilmesi gerekebilir. Sigarayı bırakma aşamasında profesyonel yardım almayı ihmal etmeyin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fevzi Tekin Arşivi